San Marko Meydanında aşkımı ilân ettim ona,
Güneş doğmamıştı henüz, çok erkendi vakit.
Sadece ikimizdik, bir de güvercinler vardı.
Diz çöküp yalvarışıma
Bütün güvercinler şahit...
::::::::::::::::::::::::::::::::::::::
Venedik'te,bir ara sokakta
Kendi pizza dükkânında tanıdım onu
Elleriyle hazırlıyordu pizzaları hep...
Kırk yaşlarında kadardı,
Pizzalarında karides, istiridye
Ve ellerinin tadı vardı...
Simsiyah saçları iki yandan omuzlarına dökülmüş
Ve zülfü, sağ gözünün üstünde bükülmüş,
Dudaklarında olgun ve iri şaraplık pembe üzümler
Ve yeşil gözlerinde şen çocuk kahkahaları saklı,
Yüzünden hiç eksilmeyen o davetkâr gülüşü
Sanki yalnız ona özeldi,
Üstelik, bol kıvrımlı, dolgun vücuduyla
Tam bir kadındı, hem çok güzeldi...
Ben, üç gün, hep pizza yedim Venedik'te,
Hep onun ellerinden
Ve hep gözlerini seyrederek,
Sonra onun da gözlerindeki çocuk gülüşleri yerine
Bir kadın baktı gözlerinde, bana gülümseyerek
xxx
Son gecemdi Venedik'te
Bir kırmızı gül bıraktım tezgâhının üstüne
' Buon pormericciyo'' derken,
Gözlerime bakarak kokladı, öptü o gülü kaç kez,
Ben, mutlu hayaller içinde sabırsız,
Geceyi beklerken...
Mehtapta, çizgileri gümüşten bir labirent giydi Venedik
Ve biz, 'Kanale Grande'de, bir gondolun içinde
Onunla el eleydik...
Napoliten şarkılar söyledi gondolcu gece boyunca,
Gözleri hep onun üzerindeydi sanki,
Gerçi eli bir elimde, başı omzuma yaslanmıştı
Ama yine de bir an kıskanıverdim işte,
Okşayıp saçlarını, kokusuyla doldurdum ciğerlerimi
Bir iç çekişte...
Dudaklarımızın tadını ilk kez
Rialto köprüsünün altından geçerken denedik.
Sandımki o an,
Titredi ve tutuştu bütün Venedik...
Ben birkaç kelime İtalyanca, o biraz İngilizce,
Pek konuşmadık sayılır,
Zaten, konuşmadan geçen zaman
Daha romantikti bizce...
xxx
Sonra
San Marko Meydanı...
San Marko Meydanında aşkımı ilân ettim ona,
Güneş doğmamıştı henüz, çok erkendi vakit.
Sadece ikimizdik, bir de güvercinler vardı.
Diz çöküp yalvarışıma
Bütün güvercinler şahit...
Ellerimi tutup iki eliyle
Bir Leonardo tablosundaki azize bakışıyla yüzüme baktı,
Bakışında sevgi, teşekkür, merhamet, pişmanlık
Daha neler vardı
Ve elleri hâlâ çok sıcaktı.
Sonra ne oldu bilmem,
Güneşin ilk ışığı bir mızrak gibi saplanınca gözüme
Kamaştı gözüm, bir an hiçbir şey göremedim
Ve bir rüyadan uyanır gibi, uğuşturarak açtığımda gözlerimi
O yoktu, kaybolmuştu,
Ne oldu, nasıl oldu, hiç bilemedim...
xxx
Aradan yıllar geçti...
Düşündüm de;
O güzel kadının gözleri, saçları yüzü, vücudu, sesi
Hele o kendine özgü gülüşüyle
Her şeyi tıpkı sizin gibiydi,
Ya da siz, tıpkı o kadın gibiydiniz
Bir de, dün gece rüyama girip
San Marko Meydanında gözüme saplanan
O güneş ışığının arkasından gözükerek
'Daha pizza ister misin ' dediniz;
Nasıl ürperdim bilseniz;
Geç de olsa anladım,
Gönlüme adınızı yıllar öncesinden çizdiniz...
Venedlkte âşık olduğum o kadın, sizdiniz...
xxx
San Marko Meydanında aşkımı ilân ettim sana,
Güneş doğmamıştı henüz, çok erkendi vakit.
Sadece ikimizdik, bir de güvercinler vardı.
Diz çöküp yalvarışıma
Bütün güvercinler şahit...
Ünal Beşkese
Ünal BeşkeseKayıt Tarihi : 15.8.2012 12:45:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Kimden: Hanım Gemiciüzel (Bayan, 60) Kime: Grup: Çağdaş Kalemler Şiir Grubu Tarih: 23.10.2012 12:54 (GMT +2:00) saygılar yazan kaleme yürege üstadım ________________________________________
Tınısı som bir lirizm.
Geçmişin gözesinden pırıltılı bir süzülüş.Şiir de içilir mi ,der gibisiniz;ayırdındayım.
Köpüksüzse neden olmasın!
Dilime sinen tada doyamıyorum be BEŞKESE.
Bu kaynak kesinlikle kurumaz/kurumamalı da.
Kutluyorum Efendim.
Erdemle.
Çok isteyip de gidemediğim yerlerden biridir Venedik.. Çok okudum, önemli yazarların, şairlerin uğrak yeri olduğundan belki...
Şiirin 'tekrarlanan' bölümü o kadar hoş ki... Uzayıp gitse şiir, tekrar aynı manzaraya dönülse, aynı bölüm 'güvercinlerin şahit olduğu' sahneyi anlatsa diyor insan...
Güzel şiirdi Ünal Bey, dostum... Tebriklerimi sunarım...
San Marko Meydanında, yürekten aşkını ilân eden
o sevgi dolu adamı, güvercinleri görür gibi oldum.
O yeşil gözlü kadının işveli kahkahaları kulaklarımda
çınladı sanki...
O kırmızı gülü koklarken, karşısında sevgiyle bakan
gözleri gördüm, o romantik Napoliten şarkılar dilime takıldı.
İnanılmaz güzeldi. Bir film gibi.
Kızım faceebook'da paylaştı. Oğlum da
çıkardıkları PASSAGE adlı
dergide paylaşacak bu muhteşem şiirinizi.
Gerçek de olsa, hayâl mahsulü de olsa,
bu sevgi dolu şiir hep okunacak. Çok , ama çok
güzeldi. Ne olur hep yazın efendim.
Sevgilerim ve saygılarımla tam puan diyorum.
TÜM YORUMLAR (10)