İskele görevlisinin, bekleme salonunun demir parmaklıklı kapısını açıp, seslenmesiyle başlardı yolculuk, 'Üsküdar, Kuzguncuk Çengelköy,
Beylerbeyi, Ortaköy, Bebek, Küçüksu, Kandilli, Yeniköy, Çubuklu,
Paşabahçe, Beykoz, Kavaklara kadaaaar! ' diye...
Elimizde sevdiğimizin eli, İstanbul'u yudum yudum içtiğimiz o, parasız talebelik günlerimizde, her günkü meskenimizdi o Boğaz Vapurları...
Yeni ve daha yollu gemiler genelde Kadıköy ve Adalar hattında çalıştığından, Boğaz hattında akıntıyı arkasına aldığında canlanan, ters akıntılarda ise yavaşlayan eski tip gemiler çalışırdı...Üstelik,bu seferler, Boğazın hemen tüm iskelelerine uğrayarak yapıldığından, halk arasında bu gemilere 'dilenci vapuru' denirdi. Hep aynı hatta çalışmanın sağladığı deneyimle, çımacıar, iskeleye yanaşırken, çımayı kement gibi atarak bir seferde oturturlardı iskeledeki babalara...
Saati mi şaşırdı bu hıyar?
Gerçi hiç saati olmadı ama
En azından birine sorar.
Cebimde bir lira desen yok,
'Sokulup birbirimize, ısınır, kururduk;
Onbeş kuruş vapur, onbeş kuruş çay;
Otuz kuruştu mutluluk'...
yaşanılası nostalji okudukca insan nerde o günler demekten alamıyor kendini ......
Çok hoştu. Sanki okuyanı yaşatıyor her kelime. Birden kaptıyor okuyucu kendini. Samimi duyguların sesiydi. Zengindi her yönden. Kaliteliydi.
Kutluyorum sevgim ve saygımla.
Ahhh İstanbul sayenizde dolaştım İstanbulu o güzel anıların eşliğinde okumak güzeldi,finali ise bir başka güzel,tebrikler,saygıyla...
Yetmişli yıllarda ben de yaşardım dilenci varpurları keyfini...
Bir o yakaya bir bu yakaya...
Bazen de takılır aynı yakada
Olmayan mutluluğumu canlandırır
Hayallerime renk katardı
Kavaklarda bir çay içemesem de....
Bir parça ekmekle açlığımı bastırmak isterdim.
Ama yalnızca fırınlarda olurdu ekmek
Ve belli bir saate kadar...
Aç dönsem de ne yazar kavaklardan
Zaten her gün ramazan gibiydi benim için
Midem kazınmaya alışıktı oruç tutmaktan...
Kadir Tozlu
Ne değin içtendi;ne değin inandırıcıydı.
Doyumsuz hazlarla okudum bu anekdotu.
Kutluyorum Efendim.
Erdemle.
Mazi hiç unutulmuyor .Anılar hele hala tazeliğini koruyorsa vefali bir şekilde.Yaşamışçasına şiiri canlandırdım gözlerimde bazen 30 kuruşluk mutluluklar dünyanın en zengin insanında dahi olamıyor.Çok güzeldi.Tebrikler
Pür dikkatle, ilgiyle ve büyük bir keyifle okudum..Bir yeni kelime ve iki deyim ögrendim.
Bu güzel anılarınızın devamını bekleyecegim..
Yazazarak emek verdiniz, bende 10 puanımla kutluyorum.
Selam ve Saygılar.
Değerli büyüğüm beni çocukluk anılarıma döndürdünüz,babaannemi de rahmetle anmadan geçemiyeceğim birlikte ne çok gezerdik,Kavak'da balık, Emirganda kağıt helva,Kanlıcanın yoğurdu babam ve annem le de Emirgan,Kanlıca ne çok gezerdik,paylaştığınız için teşekkürler...şimdi onlar yok,benim de hiç canım istemiyor gitmek.
Elleriniz yüreğiniz dert görmesin efendim,tebriklerim ve saygımla
'Sokulup birbirimize, ısınır, kururduk;
Onbeş kuruş vapur, onbeş kuruş çay;
Otuz kuruştu mutluluk'...
Kutlarım sevgili dostum kaleminizi. Oyuz kurşa mutluluk ne güzel. hayal kurmak da yasak da değil ya. selamlar
Benim en sevdiğim bir yazı türü...Nostalji... İstanbul'u ve hâtırâlarınızı öyle güzel anlatıyorsunuz ki, okumak bir zevk oluyor sayın Ünal Bey.
İstanbul'a ilk defa Eskişehir'den 1963 yılında gelmiştim. Güzelliğiyle insanı büyüleyen bu şehri, çok gezip göremesem de hayran olmuştum. Rahmetli enişten yedeksubaydı. Ablamla beraber gelmiştik.
O gün, hiç aklıma gelmemişti, burada hayatımı geçireceğim. Yıllar sonra buraya geldiğimde, ve her gelişimde, mutlaka önce vapurla karşıya giderdim.
Güvertesinde oturur, denizin köpüklerini seyrederek, yüzüme serpilen suların mutluluğuyla, bu mis gibi deniz havasını içime çekerek, İstanbul'da olduğumu ancak öyle hissederdim.
Şimdi sizlerden ne zaman böyle nostalji kokan şiirler okusam, sanki o yıllarda burada ben de yaşamış gibi olurum. Öyle imrenirim ki... Yine de çok şükür. Böyle cennet gibi bir şehrimiz var. Her ne kadar o eski güzellikleri olmasa da, yine de çok güzel...
Böyle hâtırâlarınıza bizleri de ortak edip sevindirdiğiniz için binlerce teşekkür ederim. Çok, ama çok güzeldi. Saygılarımla. Hâlenur Kor
Tam puan...
Bu şiir ile ilgili 17 tane yorum bulunmakta