Bir mutluluk hasisi ömrün zâlim güz'ünde
Kuru yapraklar uçar, o harâbat yüzünde.
Islanmış da dibinde, yapraksız ağaçların,
Bir hüzün yağmurundan sırılsıklam saçların
Yüzünde kızıl renkli bir tül hâlini almış,
Ve saçların içinde sapsız bir çiçek kalmış;
Bir perişan karanfil, o da bir güz vurgunu,
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Gönülden kutlarım kaleminize yüreğinize sağlık
Mesut Özbek
güzeldi üstadım, yüreğine sağlık...
sevgi dolu yüreğin coşkularını duygulu bir anlatımla mısralara nakşeden usta kalemin şahane eserini okumaktan haz aldım kutluyorum
paylaşan şiir sever dostta teşekkürler
Şimdi hazan rengidir, kurşûnîdir gök, deniz,
Bakır rengi ağaçlar, her renk,hüzünden bir iz.
Hercâi menekşeye, solgun güz güllerine
Sonbahar hüznü sinmiş çaresiz ellerine,
En sevdiğin o eski şarkılar çalınmakta
Duygulu,coşkulu,vurgulu çok güzel çalışma yürekten kutlarım usta kalemi,saygılarımla.
OKUYANIN GÖNLÜNE HİTAP EDEN MÜKEMMEL BİR ŞİİR...
KUTLARIM SAYIN BEŞKESE...KALEMİNİZ DAİM OLSUN..
TAM PUANIMLA
İçli bir şarkı gibi, dilimden düşmez adın
Beni de vurdu o güz, ey güz vurgunu kadın! ...
Evet oldukca güzel bir şiir olmuş Ünal bey. Kutlarım yüreğinizi ve kaleminizi. selamlar
çok güzeldi bir solukta okubab bir şiir,yüreğinize sağlık,tebrikler,saygıyla...
Güneşle değil sanki, acılarla kavrulmuş,
Sarı, kuru bir yaprak, kopmuş daldan, savrulmuş
Serserî bir rüzgârın peşine düşmüş gider
Güz vurgunu bir sevdâ, güz vurgunu bir kader...
HARİKA BİR ŞİİR ÇOK GÜZELDİ YÜREĞİNİZE SAĞLIK+10 ANT SELAMLARIMLA.
Şimdi hazan rengidir, kurşûnîdir gök, deniz,
Bakır rengi ağaçlar, her renk,hüzünden bir iz.
Hercâi menekşeye, solgun güz güllerine
Sonbahar hüznü sinmiş çaresiz ellerine,
En sevdiğin o eski şarkılar çalınmakta
Bozuk, harap ve sesi tükenmiş taş plâkta.
............
yüreğinize sağlık üstad...bunu hicaz makamında dinlemek isterim....+10 ant...
Güzeldi..Teşekkürler..
Bu şiir ile ilgili 35 tane yorum bulunmakta