Zumumdaki kırk yıl... Şiiri - Mehmet Çoban

Mehmet Çoban
1967

ŞİİR


13

TAKİPÇİ

Zumumdaki kırk yıl...

Çağdaşlık / demokrasi / ilericilik
Akılcılık / bilim / bilimsel / teknolojik
Aldı götürdü sermaye kaldı fakirlik
Meydanlarda oluşur dirlik birlik
Kapı artlarında bölüşülür zenginlik
Daha ne diyelim işte liberallik
Batıya bağlı / ilericilik / genişlik
Çıkarlara dayalı büyük bencillik
Gerçeğinde adam sendecilik
'Ye kürküm ye'lere primlilik

Anlamak değmez kısır döngüyü
Gevelemek gerekmez yersiz sövgüyü
Yakıştıralım bizde ne olacak övgüyü

Alkış, alkış, alkışla…
Yaşa var ol çok yaşa
Kabul etmezseniz kısır döngüyü
Görürsünüz ne belalar gelir başa

Görürüm bakarım böylece hayata
Size anlatırım kırk yılın hatırına

Artık inanmıyorum yalanlarına
Gelişmişlik / çağdaşlık palavralarına

Yüz elli yıldır batı yollarında
Yürürüz çağdaşlık / ilericilik adına
Batı dolaşır yeryüzünde / uzayda
Biz hala alkışlarız yalanları yaya

Batı kopyacılarının sözlerini iyi anla
Suçlu Müslümanlık / Müslümanlar güya
Yerdiler hep çağdaşlık / Modernlik adına
Halk adına batıya akıl almaz vaatler verdiler
Her vaadimizle topluma kazıkları yedirdiler
Batının tüketici hedef kitlesi haline getirdiler

Açılıp saçılmayı, içkiyi, kumarı, fuhşu
İlan ettiler çağdaşlık / modernlik yolu
Batı bilimde, fende alıp giderken başını
İlerlemek sandılar bohem yaşayışları

Şimdi hala kandırmak istiyorlar insanları
Hala basmakalıp suçluyorlar Müslümanları

İşte memleket batıcılara teslim yıllarca
Yürüttünüz milleti batının taklit yollarında
Sandınız modernlik açılıp saçılmaktır
Sorumsuz, bencil, çıkarcı hayat yaşamaktır
Halktan kopuk, tepeden halka bakmaktır
Halkın duygularıyla alay edip oynamaktır
Batılılar karşısında öylece durup kalmaktır

Sizler fabrika kurdunuz da engel mi olundu?
İnsanlara iş verdiniz de, karşı mı çıkıldı?
Bilimin imkânlarını sundunuz hayır mı dendi?
Fakirin fukaranın karnını doyurdunuz
Hırsızlığı / fuhşu/ rüşveti engellediniz
Yoksulluğu kaldırıp adaleti getirdiniz
Zengini fakiri eşit bilip hor görmediniz
Kürküne göre insanlara muamele etmediniz
Bunları yaptınız da karşı çıkan mı oldu?
Yoksa bunlarla hayatımız mı mahvoldu?

İşte geçen tarih önümde özetimde
Babalarımın dedelerimin sözlerinde

Halktan kopuk düşünce ve yaşayışlarla
Eğlenceli, fuhuşlu, alkollü yaşamlarla
Tepeden bakıp halkı / toplumu horlamalarla
Milleti utanmadan aptal yerine koymalarla
Üstüne üstlük türlü baskı ve zorlamalarla
Çıkarcı, bencil bir düzen yarattınız onlara

İçinde yaşadığım kırk yıla aklım ereli
Adım, adım her an gittik sürekli geri
Kim kaybetti de kopyacılık oldu ilerici?
Her şeyiniz batıdan kopya, basit çeviri

Şimdi şikâyet ediyorlar baksanıza
Sevgi, saygı kalmamış güya insanlarda
Oturup akıllıca kendinize sorsanıza?
Neden böyle, ne yaptık sorgusuna?
Dürüstçe özgün cevaplar bulsanıza

Nerede, kimde, hangi toplum da?
Daha çok sevgisizlik / saygısızlık var?
Hangi anlayışlarda umarsızlıklar?
Hangi düşüncede insanları harcamalar?

Ah nerede o eski günler diyenler
Bencil çıkarlarıyla batıya yürüyenler
Her gün kaybedilen eski değerler
Geri gelir mi bencillikte beyler?

Batı bencildir temel felsefesinde
Yıllardır sömürür dünyayı tarihinde
Görmek anlamak bilim adına nerede?

Yaşım elli altı kırk yılım aklım başında
Batıcılık / modernlik adına sürekli suçlama
Yaratıldı yalan / dolan / bohem burjuva
Bir avuç mutlu azınlığa baksanıza
Hiç umurunda değil insanlık / dünya
Ülke değerlerini harcıyorlar hovardaca

Gözleri kapat istersen görme
Kulakları tıka istersen duyma
Sus dilsiz ol istersen söyleme

Dalga geçiyor toplumla burjuva
Yaşıyor halkından kopuk baksanıza
Düşünce, söylem insanlık yalanıyla
Toplumundan uzakta, ta… Uzaklarda!

27.12.2007 - İzmir

Mehmet Çoban
Kayıt Tarihi : 27.12.2007 00:17:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


Hayatımın kırk yılına. Ülkemin son yüz yılına kısaca bir bakış... Yarın ölüp gideceğiz. Geldik gideceğiz... Ne öğrendik? Ne gördük? Nelerle karşılaştık? Dünya almış başını giderken, ülkem batı sanayinin ekonomik pazarı olmaktan kurtulamadı. Ülkemde batıcılık adına, halkından kopuk, tepesinde yaşayan yeni bir burjuva sınıfı üretildi. Ve halkım, fakirlik, yokluk, normal hayat koşullarını tadamadan, üç kuruşluk Avrupalının parasının, ülkemde değerli sayılmasıyla zenginliği yaşamalarını seyretti. Benim halkım kendi parasıyla Avrupalara gidip yaşayamazken, Avrupalı ülkeme gelip, bir aylık maaşıyla krallar gibi yaşamasını bildi. Üstelik batı kendi arasında ikinci dünya savaşı gibi korkunç çöküntüleri yaşarken, ülkemizde yönetime sahip olan batıcılar.. Çağdaşlıktan ve modernlikten yana olanlar, ülkemi geri bırakmayı becerebildiler. Hem de çağdaşlık, gelişmişlik nutuklarıyla... Hâlbuki bugün savaşan ülkeleri görüyoruz. Ülkeleri perişan. Halkları perişan. İnsanları aç ve sefil dünyada dolaşırlar iken.. Batılılar ikinci dünya savaşını yaptılar.. Yıkıldılar. Çöktüler. Sonra yine siyasetlerini, ekonomilerini düzelttiler. Yirmi yıl sonra ülkelerden işçiler almaya başladılar. Zenginliklerini yaşamaya başladılar.. Peki, benim ülkem ne yapıyordu? Benim ülkemin yöneticileri, aydınları, siyasetçileri ne yapıyordu? Meydanlarda nutuk atıyorlardı.. Geliştik. Modernleştik diyorlardı. Diğer taraftan insanlarımızı batıya işçi olarak gönderiyorlardı. Hem de hiç utanmadan. Hiç sıkılmadan. O günleri hatırlayanlar bilirler. Batılılar insanlarımızı nasıl işçi olarak aldıklarını bilirler. Onları nasıl muayene ettiklerini, Avrupalarda üç kuruşa nasıl çalıştırdıklarını, nerelerde barındırdıklarını gayet iyi bilirler. Benim halkım asla böyle bir adaletsizliğe, geriliğe layık değildir.. Ülkemi bu hale getirenler tarihe hesap verecekleri gibi, halkımın karşısında utanmalıdırlar. Ve hala halkımın tepesinde çağdaşlık ve modernlik söylemleriyle yazılı / görsel medyalarını süslüyorlar. Sayıları 50 'yi bulmayan. Kimin eli kimin cebinde belli olmayanların dedikodu senaryolarıyla halkın gözünü boyuyorlar. Ve ülkemin yetkilileri seyrediyorlar. Ülkeme layık olmayan, ülkemin etik değerlerine, kültürüne aykırı olan programlarla halkımızın gözünün sürekli boyanmasına razı oluyorlar. Ne adına?

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Muhiddin Ateş
    Muhiddin Ateş

    yerden göge kadar haklısınız

    Cevap Yaz
  • Şeyda Işık
    Şeyda Işık


    Oynanan oyunlara ve hakkımızdaki senaryolara güzel bir yaklaşım...

    Emeğinize, yüreğinize sağlık..Sevgiyle.

    Cevap Yaz
  • Sami Bağcı
    Sami Bağcı

    Dalga geçiyor toplumla burjuva
    Yaşıyor halkından kopuk baksanıza
    Düşünce, söylem insanlık yalanıyla
    Toplumundan uzakta, ta… Uzaklarda!

    Hocam kaleminize sağlık, Kimi zaman olup biteni zumlaması gerekiyor birilerinin, insanların gözüne gözüne sokması...

    Cevap Yaz
  • İhsan Ertem
    İhsan Ertem

    Ben geriye dönüp baktığımda, ne kadar çok şeyi ne kadar çabuk unutmuşum diyorum.....

    Teşekkürler dostum ellerine sağlık........saygılar

    Cevap Yaz
  • Ahmet Akkoyun
    Ahmet Akkoyun

    Yaşım elli altı kırk yılım aklım başında
    Batıcılık / modernlik adına sürekli suçlama
    Yaratıldı yalan / dolan / bohem burjuva
    Bir avuç mutlu azınlığa baksanıza
    Hiç umurunda değil insanlık / dünya
    Ülke değerlerini harcıyorlar hovardaca

    Gözleri kapat istersen görme
    Kulakları tıka istersen duyma
    Sus dilsiz ol istersen söyleme

    Dalga geçiyor toplumla burjuva
    Yaşıyor halkından kopuk baksanıza
    Düşünce, söylem insanlık yalanıyla
    Toplumundan uzakta, ta… Uzaklarda!

    baştan sona mükemmel bir çalışma eyvallah ağam yüreğin dert görmesin selamlarımla

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (35)

Mehmet Çoban