...
parmak uçlarında üreyen sızılar
yüzünde günahkâr bir macera
gözlerinde enkaz yığını şehrin
ırmağına kan sızar kuytuların
gamzesinde göverir gece ayazı
en deli mührünü taşır
göğsündeki yarasa dişlerine
matarasında çöl yangısı
seytanıyla sevişme sanatı zamanın
felaketi bir ejderhanın hıncıdır
bilincinde kirlenmiş nesnelerin
sesi kısaldı suyun
tümcesi susuzluğuna infilaktır yalnızlığın
su susadı ilmine
bazen İsmail
bazen de İbrahim kıssasına yunaktır imdadımız
keşfedilmemiştir henüz tutkunun savaşcıları
imgeler meleşir
can çekişmelerinde aklın
rotasına yan çizer serseri bir pusula
intihar eylemleri taşır
ölümün dirisini seyrettiği yerden
alnında pençe izleri
ışığını yüzünden kemiren gece devriyeleri
namlusundan kurşun doğurur
özgürlüğüne kuduran bedenleri
sıradan bir gündelikten bilinir
şehvetini soysuz bir piç gibi önüne serenleri
adımız var mıydı
tehlike bir yılan gibi aramızda
karanlığın karasına yakıştırdığımız sıfatlardan
geriye ne kaldı
içimizdeki tutsaklık bir zift gibi uzandı aynalara
kökünden sökülen bütün günler uzakta kaldı
sökmedik
söktükleri gibi aydınlığını sabahın
bildiğiniz masallardan kalmadır saflığımız
adım adım türkülenmiş
aşk ile mühürlenmiştir haritamız
yırtmadık yırttıkları gibi
_boran
Ramazan BoranKayıt Tarihi : 8.7.2010 16:46:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!