Bir tartışmanın
Üzerine geldim
Kızlı erkekli
Gençlerdi tartışan
Konu ise türban
Konuyu biliyorum
Düzen türban karşıtı
Türban düzen karşıtı
Böyle algılatılıyor
Böyle algılanıyor.
Uzak duruyorum
Yıllarca tartışmadan
İlgimi çekti konuşulan
Dedim Türbanlıya,
“Kısa ve net söyle
Türbanlısın niye? ”
“Önce inancımdır
Benim özgürlüğümdür
Batı yaşamına karşı
Bilinçle direncimdir
Siyasi tercihimdir
Bağımsızlık içindir
Kurtuluş savaşını
Başlatan azmimdir
Batıcılığa reddimdir
Başkaldırımdır
Her türlü baskıya
İnsanlıklar adına
Baskı var baksana
Çağdaşlık adına
Demokrasi güya
Sınırlı kurallarla
Özgürlükler rafta”
Diyeceğim kalmadı
Gözlerim aynı bilinci
Sürekli etrafta aradı
Asla baskıları
Anlayamıyorum
İnsanlık haklarına
Saldırı sayıyorum
07.12.2007 - İzmir
Mehmet ÇobanKayıt Tarihi : 7.12.2007 00:13:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Basını ve görsel medyadaki tartışmaları zumladım.. Milliyet gazetesi anketleri ve üzerine büyük tartışmalar. Türban ve dindarlık artıyormuş…. Eyvah…………….. Bir feryadı figandır gidiyor… Anlamadım… Hani Müslüman’dık? Hani göğsümüzü gererek dinimiz bir, Allah’ımız bir, kitabımız bir diyorduk? Hani yeri geldiğince övünç meselesi olarak “elhamdülillah bende Müslüman’ım” diyorduk? Ne oldu? Bu feryadı figan ne? Bazı söylemleri anlamıyorum.. >Birincisi: Türban siyasi simge ise, karşı düşünce de siyasi simgedir. Yani türban takmak siyasi görüş belirlemesi ise, mantıken takmamak, açılıp saçılmakta siyasi tavır sergilemektir. Dolayısı ile açık olanların siyasi tavır belirleme hakkı varken, örtünenlerin niye olmasın? Bu anayasal hakları değil mi? Ülkenin siyasi yapısı açık olanların örtünenlere baskı yapmasına hak mı veriyor? >İkincisi: Anketler dindarlık niçin artıyor diye yapılıyor. Onca emek harcanıyor. Bu memlekette, fuhşun, uyuşturucunun, alkolün, sigaranın, sosyal sorunların, köprü altı çocuklarının artışı bazılarını rahatsız etmezken, dindarların artışı niçin rahatsız ediyor? Ben anlamıyorum. Sizler anlıyor musunuz? (Ben dindar tanımına karşıyım. İfade edildiği için kullandım) >Üçüncüsü: Kuranda apaçık ayet varken, olayı kıvırtıp durmanın anlamını anlamıyorum. Siz anlıyor musunuz? Devletin resmi makamı Diyanet İşleri Başkanlığı’nın kur’an meali aynen şöyle diyor… (Diyanetin internet sitesinde mevcuttur) Nûr(*) Sûresi “31 - Mü’min kadınlara da söyle, gözlerini haramdan sakınsınlar, ırzlarını korusunlar. (Yüz ve el gibi) görünen kısımlar müstesna, zînet (yer) lerini göstermesinler. Başörtülerini ta yakalarının üzerine kadar salsınlar. Zinetlerini, kocalarından, yahut babalarından, yahut, kocalarının babalarından yahut oğullarından, yahut üvey oğullarından, yahut erkek kardeşlerinden, yahut erkek kardeşlerinin oğullarından, yahut kız kardeşlerinin oğullarından, yahut müslüman kadınlardan, yahut sahip oldukları kölelerden, yahut erkekliği kalmamış hizmetçilerden, yahut da henüz kadınların mahrem yerlerine vakıf olmayan erkek çocuklardan başkalarına göstermesinler. Gizledikleri zinetler bilinsin diye ayaklarını yere vurmasınlar. Ey mü’minler, hep birlikte tövbe ediniz ki kurtuluşa eresiniz! ” Başını örtenler başörtüsü derken, karşıtları illaki türban diyor. Niye? Ayetten arındırıp düşmanca saldırılar yapabilmek için mi? Kanımca, Müslüman kadınların örtünmelerine karşı olanlar, dine, Müslümanlara karşı gerçek duygu ve düşüncelerini söylemiyorlar. Takiyye yapıyorlar. Amacınız dine ve Müslümanlara karşı olmaksa memlekette özgürlük var. Lafı dolandırmadan söyleyiniz. Böyle bir durum daha etik olur. Ben Allah’a inanan, Allah’ın dinini yaşamaya çalışan biriyim. Bu nedenle kasıtlı, arsız, çığırtkan, Müslümanlara baskı içeren konulardan rahatsız oluyorum. Özgürlük isteyen her düşünce karşı düşüncelere özgürlük veremediği müddetçe özgür olamaz. Bazı kesimlerin Kemalizm’i arkalarına alarak, dine düşmanlık etmeleri sadece istismardır. Eğer Kemalizm’i din düşmanlığı olarak algılatma gibi bir eğilim varsa, yapılan korkunç bir suç ve saptırmadan ibarettir. Gerçekten insanlıktan yana olanlar çıkarlarına hiçbir şeyi kullanmaya kalkmamalıdır. İnsanlık erdemi bu olsa gerektir. Ülkenin daha önemli sorunları var. Başörtüsü meselesi büyütüleceğine ülkenin önemli sorunlarıyla uğraşılmalıdır. Gerçekten kadın haklarıyla ilgileniliyorsa, fuhşa sürüklenen kız çocuklarımız hakkında araştırmalar yapılmalıdır. Kimler nasıl düşürüyor? Değilse Müslümanlarla başörtüsüyle uğraşanların, dünya ve insanlar için söyleyecekleri olmadığına inanmak zorunda kalacağım. Onları dar görüşlü, ülke sorunlarından haberi olmayanlar olarak ilan etmek zorunda kalacağım. Dillerine, laiklik, cumhuriyet, başörtüsü gibi konuları sürekli dolayanları, insanlığın ve ülkemizin geleceği için gerçekten ne düşündüklerinin empatisini yapmaları gerekir. Acaba, laiklik, cumhuriyet, başörtüsü gibi konuları dile getirmeden, topluma hangi konularda neler söyleyebilecekler? Doğrusu merak ediyorum. Allah’a, dinine ve Müslümanlara yapılan her saldırı karşısında tarafım. Saldırı yapanları akla, muhakemeye ve saygıya davet ediyorum.

laikler de bir başka bu memlekette. kardeşim sen laiksen müslümanlığı red mi ediyorsun yoksa...
ben ateistim desen anlarım. ateist hiçbir dine inanmaz. ama laikim dyorsan laik insanların dini anlayışları vardır ve olmalı da. ben örneğin laik bir insanım ama bir kaç kızın başörtüsüyle okula gidişleri beni ürkütmez. bu memleket öyle her esen rüzgarla yıkılacak kadar çopten samandan kurulmamıştır. laiklerin telaşını da bir türlü anlayamıyorum. laikli,k siyasetle dinin ayrı duruşudur bence. insanların duruşuyla alakalı bir kavram değildir.
ne yazık ki üniversitelerde başörtülü kızların bir çoğu da burs karşılığı başartüsü takmaktalar. asıl sorun bu bursları sağlayanların amaçlarında yatmakta.
saygılarımla:
rr.akdora
Ne var ki öte yandan siz de eğer giyim kuşamınız,saçınız sakalınız,içtiğiniz sigaranın markası,sevdiğiniz renkler,oturuşunuz kalkışınızla falanca gurubun,görüşün,takımın,sosyal katmanın bir ferdi olduğunuzu,o katmanın bilinen enstrümanlarını bi şekilde taşıyarak gösteriyor iseniz bunun bedelini ödemek ve mücadelesini de vermek durumunudasınız.Sarıkırmızı forma giyip,fener tribünlerinde oturamazsınız.Ancak fenerlilerle galatasaraylılar aynı mahallede,kahvehanede,sınıfta,yani yaşamın bir başka ve çok daha büyük bir düzleminde pekala dost ve kardeşçe yaşayabilmektedirler.
Kurban olduğum Rabbim onca büyüklüğüyle tek tip(beyaz,yeşil gözlü,sarı saçlı,60 90 60:)) merhametli,namuslu,güçlü,vs.vs...)insan yaratamazmıydı ki ,kulları ha bire buna yeltenir durur.
Ben toplumumuzda bu gün medyanın abarttığı derecede, din,dil,ırk,ayrışması ve bundan kaynaklanan rahatsızlıklar yaşandığına inanmıyorum.İnsanımızın öncelikli sıkıntısı işsizlik ve geçim derdi dir.Benim Büyük kızımın başı açıktır ancak beş vakit namazını kılar,gelinim türbanlıdır o da ha keza,küçük kızım başı açıktır namaz kılmaz,ben cumadan cumaya giderim ancak bu benim eksikliğimdir ve Rabbim bunun hesabın BANA soracaktır elbette.
Velhasılı kelam Yaradılanı hoş gör YARADAN dan ötürü.
Son olarak akıllı ve sağ duyulu halkımızın asla ve asla medyanın art niyetli kısmının yazıp çizdiklerine pekte kulak astığını sanmıyorum.Bunlar balon şişirip patlatmaktan rant elde eden,sun'i gündem yaratan trivri anket ve yayınlardır.
Tüm dostlara saygı,sevgi ve selamlarla.
Kaleminize ve yüreğinize sağlık değerli Çoban üstad,paylaşımınız için teşekkürler.
TÜM YORUMLAR (38)