Astronomiye, matematiğe,
Bilime gönül veren!
Mevlâ’ya yürekten bağlı;
Halkları dost, zalimleri düşman,
Yoksulları, emekçileri kardeş bilen,
Şeyhlerin hassı Simavna’ lı Şeyh Bedreddin,
Zatıâline bir arzuhâlim var!
Âli Osman devrinde yaşadığını,
Şimdi biz yaşıyoruz, havar havar!
Dönmedi devran, düzen hep aynı,
Değişen hünkârlar, padişahlar…
Mehmet Çelebi benzeri Tayyip’ler var.
Derdimiz çok,
Çektiğimiz zulümdür, kahırdır bizim,
Parçalanan mezarsız ölülerimiz!
Bitmeyen şivanlarımız, ağıtlarımız,
Yanan yüreklerimiz, köylerimiz…
Katledilen halkımız, halklarımız var, havar havar!
Yakılan, yıkılan köyümüz, bağımız,
Bostanımız, ormanımız;
Emperyalizme satılan ülkemiz var!
Zindanlara da sayısız çocuklarımız;
El atılan yârimiz, kızımız, bacımız,
Anamız, avratımız,
Ar, namusumuz…
Kahrolası şu çarpık düzende
Tükenmeyen acılarımız var bizim, havar havar!
Suriye’ye Mısır’a, Yemen’e sultan idin,
Sultanların sultanı Kürt Selahaddin Eyyübi,
Zatıâline bir arzuhâlim var,
Halimiz, ahvalimiz pek yaman bizim;
Sen aldın Şam’ı, Bağdat’ı Kudüs’ü,
Namın yürüdü umanları aştı,
İspanya’ya İtalya’ya Çin’e vardı.
Haçlı ordusu kaçarken önünden ardına bakmadan,
Burçlara Müslüman’ lığın sancağını diken!
Hıristiyan, Yahudi tüm dinlere saygı duyan Sultan;
Şimdi Diyarbakır’da Van’da, Muş’ta…
Torunlarına Cuma namazını kıldırmıyorlar padişahlar.
Namazgâhlara kan aktı, havar havar!
Vatan haini denip!
Sürgüne gönderilen Şair Nazım Hikmet Ran,
Zatıâline arzuhâlimdir yazdığım, benim;
Şiirlere yasak; heykellere, anıtlara yıkım var!
Manisa’ Bursa, Tokat her karış toprağımızda,
Açız biz, gasp edilen emeğimiz,
İşçi, köylü, memurumuz perişan;
Dün Ankara’da Deniz, Yusuf Hüseyin,
Bugün Edirne’den Kars’a kadar
Yargısızca infaz edilenleriz biz,
Çünkü halkız alanlardayız, haklıyız;
Çoluk çocuk, kadın demeden
Sürüklenen, dövülenleriz biz, havar havar!
Hakkını ararken ismi bölücülüğe çıkanlarız!
Özgürlüğün Kartalı Masun Korkmaz;
Karadeniz’de eşkıya’ya boyun eğmeyen,
Mustafa Suphi, Ethem Nejat yoldaş
Hepimiz Anadoluluyuz,
Halkların dostu Yiğit Mahir,
Ser verip sır vermeye Önder İbrahim!
Kirli savaşa “hayır” diyen,
Ak saçlı barış yıldızı Apê Musa Anter,
Bizler Türk, Kürt, Arap, Çerkez kardeşleriz,
Kavgamız barış, özgürlüktür bizim.
Pülümür kırsalında
Kulakları, elleri, ayakları kesilen
Kasaturalarla gözleri oyulan
İşkence gören ölüler! Ölen çocuklarımız bizim,
Torlak Kemal, Börklüce Mustafa…
Darağacına asılan Pir Sultan Abdal gibi
Verilmeyen ölüler bizim,
Ülkemizde acı, zülüm var havar havar!
Dili yasaklıdır halklarımızın,
Namazı kıldırılmayan cenazelerimiz,
Emekçileri sömüren şu düzeninde
Zulüm var bize, havar havar!
08.05.2011
Yıldırım
Kayıt Tarihi : 9.5.2011 00:04:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Mehmet Çobanoğlu](https://www.antoloji.com/i/siir/2011/05/09/zulum-var-havar-havar-2.jpg)
ve alabildiğine genişçe bir pencereden bakarak
barışın özlemiyle kavrulan
bu özgürlükten yana yüreği/kalemi/şairi içtenlikle kutluyorum.
saygılarımla...
O KADAR İÇTEN O KADAR YÜREKTEN
VE BİR O KADAR DA HAKLI Kİ..
HAVAAR DA HAVAR
DİLEMIN HAVAR
NASIL DÜZEN
NASIL DEĞİRMEN
NASIL DOLAP
ÖLEN DE ŞEHİT ÖLDÜREN DE
ÖLEN DE BENİM ÖLDÜREN DE
BU NASIL GİRDAP
HAVAR Kİ HAVAR
AH YÜREĞİM HAVAR
ÖLENİN İÇİNDE
NE SOYAN NE DE SÖMÜREN VAR.
BİRİ DOST BİRİ YAR
TÜM YORUMLAR (11)