Zulüm Gören Mazlumlar Gelmemizi Bekliyor

Her yıl 18 Mart Çanakkale Zaferini törenlerle yâd ediyoruz. Bu manevî coşkudan kedimize bir ders çıkarmamız gerekirken nedense kısa süre sonra bakıyorum ki yine dünyalık hengâmenin içinde kendimizi suyun akışına bırakarak meçhule doğru yol almaya devam ediyoruz. Oysa büyük benzerliklerle Çanakkale’ler bitmiyor. Daha doğru bir ifadeyle bitirtilmiyor. Neden? Diyerek derinlemesine inceleyecek olursak, olayın arkasında dünyayı bir sömürge haline getirmek isteyen emperyalist güçlerin olduğunu görürüz. Ekonomik sömürüye entegre edilmiş haçlı zihniyeti, yüzlerce yıldır devam eden bu savaşı farklı versiyonlarla tekrar sahnelemekte. 15 Temmuz darbe girişimi ne ise, bu günkü karanlık güçlerin sınırlarımızdaki ittifak oyunları da bu darbe girişiminin devamı niteliğinde. Rahmetle andığımız bir siyasi büyüğümüz yıllar önce; Suriye’de çıkarılacak bir savaşta perde arkasındaki gerçek hedefin Türkiye olduğunu ifade etmişti. Sultan 2. Abdülhamid’den bu yana gizli olarak devam ettirilen bu oyun zaman zaman kirli entrikalarla farklı şekillerde sürdürülüyor. Suriye’deki emperyalist sömürü entrikalarına karşı başlatılan “Zeytin Dalı Operasyonu”, aynen Çanakkale kahramanlık destanının bir devamıdır. Tek vatan, Tek Bayrak, Tek Millet ve Tek Devlet sloganıyla bir yumruk olan aziz milletimiz, bundan sonraki emperyalist sömürü oyunlarına da prim vermeyerek Afrin’de başlattığı destanları yazmaya devam edecektir. Allah birliğimizi, dirliğimizi bozmak isteyenlere ve dünyayı kirli emelleri için kan gölü haline getirenlere fırsat vermesin.