Akşam çöker bir örtü gibi yeryüzüne
Leylaların aklı karışır yıldızlara bakarken
Akşam çöker bir örtü gibi gönüllere
Can kırıkları sızlar, kanatır severken
Alaca karanlık çöker üstümüze, kavuşurken
Beklemek zor, bir yanıtı günlerce beklemek
Bakmaya çalışmak gözlerine, lakin bakamamak
Küçük, kaçamak tesadüfler için çırpınmak
Çırpındıkça batmak, yine beklemek... Zor
Zor her yeni güne, yeniden umutla uyanmak
Beni sana iten bir his var
Bakışlarından mıdır bilmem
Bu gece yıldızlar bir başka
Duygulardan mıdır bilmem
Gökyüzünü, günü ve geceyi karıştırıyorum
Yine kış, yine kar, yine seni düşlüyorum
Şu derdime çare yok, sadece içiyorum
Karşılaştığımız köşedeyim, sızıyorum
Gidiyorum, nereye gittiğini bilmeyen adımlarla
Ve bahar...Çiçekler açıyor, ayılıyorum
Elveda benim güzide serüvenim
Mürekkebim, ilham kaynağım
Özdemir Asaf'ın yalnız çiçeği
Elveda benim zülüflü yarim
Her şey için minnettarım
Sen geldin, bahar geldi beyaz örtülere
Yeşilin hasretiyle yanan börtülere
Sen geldin, aşk çöllerine yağmur gibi
Hülyalardan uyanmış gözlerin mahmur gibi
Ellerimde sevgi dolu satırlarca söz
Ay ışığının aydınlattığı karanlıkta, bir çift göz
Seni düşler, gözlerinin yeşilini görmek ister
Öyle bir yeşil ki ağaçlar baharı bekler
Kırların en güzel elbisesini örtünmeyi beklediği gibi
Gözlerin yer yer doğaya karışır
Lavinia ne olduğunu anlamadan
Kendini gül bahçesinde buldu
Siyah güller - ak güller vardı
Ve Karakoç'un gülü, baş köşede
Lavinia ne hissettiğini bilmeden
Bir hayaldir tutturdum gidiyor
Düşündükçe uykularım kaçıyor
Hiçbir şey gelmiyorsa içimden
Hayalim o an vazifem oluyor
Düşünmek değil sadece
Yazıp çiziyorum da üstüne
Öyle yakından seviyorum seni
Dudaklarımın izi var boynunda
Bilirim teninin her yerini
Ne zaman öpsem, saçından
Tazecik emanetin 17 yaşından
Kızarırsın bir başak buğdaydan
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!