Zührem Gülferim Saliha Yavaş Fatma Kalka ...

..........Gam Yükü.......

Selam olsun eşim, dostum yarenler
Nerde şimdi berduş, ve de erenler?
Sevdiğine can-ı, gönül verenler
Ukba aldı sonu, yel oldu gitti.
.................................................. Saliha Değirmenci / Yavaş

Bir selam salmışsın, eş ile dosta,
Yürekler yaralı, sineler hasta,
Ne sevilen belli, ne seven usta,
Yar için ölenler, el oldu gitti.
...................................................... Fatma Kalkan

Fatma kardeş hele, dinle sözümü
Devran değişmiş te, alır özümü
Bağım talan oldu, soldu üzümü
Toprağa gark-olup bal oldu gitti.
..................................................... Saliha Değirmenci / Yavaş

Takvimler tükenir, hızla düşerken
Dalında gül solar, hemde yaşarken
Ateşin hükmü ne, bağrın pişerken
Yok oldu umutlar, kül oldu gitti.
......................................................... Fatma Kalkan

Viran oldu evim,barkım yıkıldı
Boğazıma kör bir, düğüm takıldı
Şiirime alay, gözle bakıldı
Yine sadakatim,dal oldu gitti.
.................................................... Saliha Değirmenci / Yavaş

Yıkılmasın evler,öz ağlamasın
Yanık nağmelerde,söz ağlamasın
Aşkın ateşiyle, köz ağlamasın
Gönüller tarlası,çöl oldu gitti.
..................................................... Fatma Kalkan

Ökselenmiş sopa, ile vurdular
Dallarımı bir-bir, döküp kırdılar
Kefenlere gelin, diye sardılar
Zührem yadellere, mal oldu gitti.
.................................................... Saliha Değirmenci / Yavaş

Kararmasın hava, duman çökmesin
Hiç bir seven yürek, hasret çekmesin
Zührem üzülmesin, yaşın dökmesin
Ayakta izlerim, al oldu gitti.
....................................................... Fatma Kalkan

Ak sayfama inci, mercan dizilmiş
Kaderime bitmez, çile yazılmış
Şiirime kara, çizgi çizilmiş,
Şakıyan dillerim, lal oldu gitti.
................................................... Saliha Değirmenci / Yavaş

Kaşlar keman olsa, kirpikler de yay
Sevenin halinden, bilmez eller vay
Törpüledik ömrü,yaşamadık say
Kaçırdık treni,yol oldu gitti.
........................................................... Fatma Kalkan

Dağlar hançerliyor,ıssız geceyi
Törpüledik evet, bin bir heceyi
Ağlattı felek gör, mahsun niceyi
Gözündeki yaşlar,göl oldu gitti.
....................................................Saliha değirmenci / yavaş

Son mektuplar zaten, gece yazılır
Dertler katre katre, olur dizilir
Sırlar sa Bakide, bir bir çözülür
Bu divane gönül, del oldu gitti.
................................................... Fatma Kalkan

Zalim felek bana,sakın ha! vurma
Nispet yapar gibi,karşımda durma
Yakıp küllerimi,göğe savurma
Gelin arabası,sal oldu gitti.
.................................................. Saliha Değirmenci / Yavaş

Kimine hırkayı, giydirir felek
Kimine giydiririr, hançerli yelek
Bitmez ki özlemler, tutulur dilek
Sabrın kucağında, hal oldu gitti.
..................................................... Fatma Kalkan

İkindi Güneşi, erken batarmış
Erguvan çiçeği, yere yatarmış
Ağlamış garibim,nağme satarmış
Hasreti Zühreme gül oldu gitti.
.................................................... Saliha Değirmenci / Yavaş

Bülbüller gül bağda, olsa niyazlar
Üşür müymüş insan, neymiş ayazlar
Bir günde düşer de,başa beyazlar
Hayatın mızrabı, tel oldu gitti.
...................................................... Fatma Kalkan

Ay gece kavuştu, gün, Güneşine
Semadan koparak geldi eşine
Elemi-kederi,taktı peşine,
Serdiği halılar,çul oldu gitti.
.................................................... Saliha Değirmenci / Yavaş

Uykusuz geceye, her dem alıştık
Mutluluğa bekçi, durduk çalıştık
Sabrın çarklarında, döndük dolaştık
Günlerle haftalar, yıl oldu gitti.
........................................................ Fatma Kalkan

Zührem yazar -yazar, cilbendi dolmaz
Kaderi bir gülse,açmadan solmaz
Yazdığı mısralar yerini bulmaz
Yazdığı nağmeler, pul oldu gitti.
................................................... Saliha Değirmenci / Yavaş

Söyleştik delice, diller çözüldü
Dinledim zühremi, içim ezildi
Oynattık kalemi, dertler yazıldı
Gülferim de yaşlar, sel oldu gitti.
......................................................... Fatma Kalkan

Gülferim dinledi,bir kez Zühre yi
Aldı kalemini,çattı çehreyi
Ne bilsin erteyi,ya da uhreyi
Muhabbeti hoştu,dil oldu gitti.
...................................................Saliha Değirmenci / Yavaş