Mahyalarının ışığıyla kamaşmış gözlerim
nazlı minarelerinin ucuna takılmış
dua eder göklerinde düşlerim..
Bilmediğim bir sırdır
çeker sana doğru sıklığını nefeslerimin..
İstanbul,
bir sonsuzluk gibi mehtaplı endamını
ızdıraplarımın üstüne bırakan sensin..
Gök kubbenin mavi salkımlı rayihasından
suyunun firuze saçlı burçlarına kayan,
NİSAN GAZELİM
Adımlarının arasında nice mevsimler beklediğim
Serin yağmursuzluklarında hep adını çiselediğim
düşlerimi ruhunda uyutan benim Nisan gazelim…
Bir rüyâlık mesâfeden geldim sana
Eğil de bir bak ruhumun yorgunluğuna
Irmaklar neden bu kadar berrakmış
Ve neden çiçekler yas tutarmış bahara…
Bir bâd-ı sâbânın hayâli
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!