ZÜBEYİR ABİ
Zeyvergil babadan dedesi olur
Adını almıştır Zübeyir Abi
Anneden dedesi Hurşit çavuştur
Onları anmıştır Zübeyir Abi
Kafkas asıllıdır iki dedesi
Rusya’da kalmıştır tüm sülalesi
Bu yüzden eksiktir onun neşesi
Düşünüp yanmıştır Zübeyir Abi
Doksan üç harbinde hicret etmişler
Türkiye’ye gelip yerler gezmişler
Ermeneğ’i seçip yurt edinmişler
Daha doğmamıştır Zübeyir Abi
Bin dokuz yüz yirmi seneleridir
Annesi Seyyide baba Mehmet’tir
Doğduğunda ona Zeyver denilir
Adını almıştır Zübeyir Abi
Sinirli yaramaz çok çabuk kızar
Cesurdur dövüyor çocuklar kaçar
İki kız bir erkek üç kardeşi var
Serbest yaşamıştır Zübeyir Abi
Bazen otobüsle yola gidermiş
Araba dağlarda mola verirmiş
Yolcular yemek yer sular içermiş
Durup bakmamıştır Zübeyir Abi
Araba durunca dağlara gider
Görenler bu hali çok merak eder
Kardeşi anlatır oruçmuş meğer
Halktan saklamıştır Zübeyir Abi
Yarın ne olacak bilemiyordu
Belki kader onu sevk ediyordu
Büyük bir davaya hazırlıyordu
Dürüst yaşamıştır Zübeyir Abi
İlk okula gider eğitim biter
Postaneye memur olarak girer
Görevini yapar işini sever
Takdirler almıştır Zübeyir Abi
Mors alfabesini iyi kullanır
Gelen bir müfettiş dikkatle tanır
İzledikten sonra onu çağırır
Yanına varmıştır Zübeyir Abi
Der ki ortaokul okumalısın
Böyle yükselemez geri kalırsın
Sen beceriklisin başarılısın
Bir karar almıştır Zübeyi,r Abi
Ermenek’te yoktur ne yapayım der
Silifke’ye okul kaydına gider
Yıl Otuz dokuzdur bitirir döner
Diploma almıştır Zübeyir Abi
Konya’ya gitmiştir sınav var diye
Başarılı olup gelir geriye
Ermenek’te başlar postahaneye
Memur atanmıştır Zübeyir Abi
Yaşı yirmi olur askere gider
Susurlukta iki senesi geçer
Yeni görev için atama bekler
Konya’ya varmıştır Zübeyir Abi
Konya postanesi görev yeridir
Telgraf muhabere onda seridir
Sabri Halıcı’yı bilen biridir
Haline bakmıştır Zübeyir Abi
Risale i nuru kırk dörtte tanır
Sabri Halıcı’dan nüshalar alır
Okuduğu zaman heyecanlanır
Çok hayran kalmıştır Zübeyir Abi
Arkadaşlarına götürür verir
Tanıtımı için gayret gösterir
Bediüzzaman’ı sever sevdirir
Sonuç da almıştır Zübeyir Abi
Kırk altıda gider Emirdağı’na
Varır üstadının yanı başına
Hakim olamıyor gözyaşlarına
Durup ağlamıştır Zübeyir Abi
Soyadı Gündüzalp tam adı Zeyver
Üstadı görünce onu çok sever
Üç kere Zübeyir diye nakleder
Çok memnun kalmıştır Zübeyir Abi
Üstadı keçeli ağlama diyor
Bağrına basarak dua ediyor
Ayrılık zamanı çabuk geliyor
Huzura varmıştır Zübeyir Abi
Ben memurum ama bırakacağım
Senin hizmetinde bulunacağım
Hizmetine koşan er olacağım
Diye yalvarmıştır Zübeyir Abi
Üstadı göreve devam et sen der
Emirdir diyerek Konya’ya döner
Gazetede görüş bildirmek ister
Makale yazmıştır Zübeyir Abi
Dokuz yüz kırk sekiz senelerinde
Üstadı Afyon’da ceza evinde
Yanında olmak var hayallerinde
Bir yol aramıştır Zübeyir Abi
Telgraf çekerek ihbar etmiştir
Ben suçluyum gelin alın demiştir
Tevkif edilerek hapse girmiştir
Ceza aldırmıştır Zübeyir Abi
Hakime sorguda cevap veriyor
Kağıtla mürekkep kalmazsa diyor
Nurların neşrine önem veriyor
Şöyle bağırmıştır Zübeyir Abi
Engel olmayacak bulunan sebep
Derim kağıt olur kanım mürekkep
Bu hakikatleri yazacağız hep
Böyle anlatmıştır Zübeyir Abi
Nur talebesisin deyince hakim
Der ki o şerefe layık değilim
Kabul edilirsem çok sevinirim
Kestirip atmıştır Zübeyir Abi
Nurcu olduğundan tutuklanmıştır
Afyonda altı ay hapis kalmıştır
Görevliler süre bitti sanmıştır
Çıkıp uyarmıştır Zübeyir Abi
Üstadın yanında kalmak uğruna
Sürem dolmadı der bir gardiyana
İhbarda bulunur kendi şahsına
Mahzun olmamıştır Zübeyir Abi
Üstadı şahsına ilgi duyardı
Hizmet konusunda güveni vardı
Sonra görüldü ki doğru karardı
Tam omuzlamıştır Zübeyir Abi
Tahliyeden sonra Eskişehir’e
Giderek orada kaldı bir süre
Memuriyet bitti yer yok kedere
Hiç aldırmamıştır Zübeyir Abi
Dokuz yüz ellide affedildin der
Devlet memurluğu iade eder
O İslahiye’ye göreve gider
Hakkını almıştır Zübeyir Abi
Elli bir yılında kendi istiyor
Urfa’ya yapılsın tayinim diyor
Bir buçuk yıl daha hizmet ediyor
Boş oturmamıştır Zübeyir Abi
Elli üç yılında tutuklanmıştır
Kırk gün nezarette öyle kalmıştır
Ispartaya gelip hapis yatmıştır
Yine takmamıştır Zübeyir Abi
Üstadla hapiste iki ay kaldı
Çıkınca yanından hiç ayrılmadı
Hizmet düsturunu iyi anladı
Asla sapmamıştır Zübeyir Abi
Bin dokuz yüz atmış Isparta’dadır
Üstad çok hastadır sıkıntıdadır
Yola çıkılmıştır Urfa’ya varır
Çok çabalamıştır Zübeyir Abi
Tarih yirmi üç mart dünya karardı
Üstad vefat etmiş çare arardı
Taşkınlık yapacak insanlar vardı
Hassas davranmıştır Zübeyir Abi
O günden sonrası planlanmıştır
Nur talebeleri toparlanmıştır
Üstadsız hayata hazırlanmıştır
Bunu başarmıştır Zübeyir Abi
İstanbula geldi orada kaldı
Kirazlımescidde hayale daldı
Hastaydı halsizdi kadere saldı
Yalnız yaşamıştır Zübeyir Abi
Bazen hasta olur kapıyı kitler
Cemaat halini bilmesin ister
Hizmet bundan zarar görmemeli der
İçine atmıştır Zübeyir Abi
Gazete çıkarmak amacındadır
Bu konuda büyük gayreti vardır
Bin dokuz yüz atmış yedi yılıdır
Bunu başarmıştır Zübeyir Abi
Gazete İttihad haftalık çıkar
Günlük gazeteye öncülük yapar
Yetmiş bir yılında yayını kapar
Hedefe varmıştır Zübeyir Abi
Bin dokuz yüz yetmiş bir senesinde
İki nisan günü zikir dilinde
Ruh çıkmıştır artık yok cesedinde
Ölümü tatmıştır Zübeyir Abi
Dünyada geçen yıl ellibirinci
Toplandı Fatih’te yaşlısı genci
Namazı kıldırdı Osman Demirci
En öne çıkmıştır Zübeyir Abi
Fethullah gülenin anlatımıyla
Kuşlar selam durmuş kanatlarıyla
Bizlerle olacak anılarıyla
Mazide kalmıştır Zübeyir Abi
Eyüp sultandadır yatar makberde
Adı hep kalacak risalelerde
Nur aşığı olan bütün kalplerde
Yerini almıştır Zübeyir Abi
Niğmetullah UÇAR
Antalya
22.11.2012
Kayıt Tarihi : 4.12.2012 09:23:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
uğradığım sayfanızda,
Bu güzel çalışma ile karşılaştım.
Tebrik ederim
Yaşayacaklarınız,
Yaşadıklarınızdan daha renkli,
Daha hareketli,
daha bereketli
Geçmesi temennisi ile
Doğum gününüzü tebrik eder
Sağlık
Afiyet
Başarı dolu bir ömür
Yüce Rabbimden niyaz ederim
(Doğum günü için yazmış olduğum beyit.
Seviyorum işte seni isterse kainat duysun.
Seninle tanıştığım gün benim doğum günüm olsun.)
Osman ERDOĞMUŞ
SAKARYA
TÜM YORUMLAR (1)