içimdeki acının tarifi yok,
sanki tüm mısralar hayata veda mektubu gibi,
intiharı düşünürken bir yandan içimdeki şeytan,
içimdeki melek bana dur diyor.
hangisine güveneceğim konusunda şaşıp kalmışken,
annemin dahi bana benim kadar uzak olmasına hayret ettim,
bana benden yakın olan herkes uzaklaştı,
tam şu an ölüm yaklaştı.
bense salaklaştım, ölümün sarhoşluğuyla,
ve hayatımın nahoşluğuyla,
tam bağırmak istediğim anda ağzım kayboldu,
gözlerimden akan yaşlarsa kurudular.
peki hayatın anlamı ne diye sorduğumda
şeytanımın bana "yok" demesi normal mi?
peki kaçıp gitmek isteğim normal mi sizce?
gerçekten ölmek bu kadar basit mi artık benim için?
ya ölürsem ne olur, ne kaybedilir?
annem bile unutmaz mı geçen zaman içinde?
bir haberim yapılır, adımın bile yazmadığı,
görenin ağlamadığı, sadece "yazık" dediği.
peki yaşamamla ölmem arasındaki fark ne?
her ihtimalde cehennemi yaşıyorum,
taşıyorum, duramıyorum yerimde artık,
yer de benimle duramıyor zaten.
hayattan tat alamamam normal mi?
ya da bu kadar fazla soru sormam?
tek istediğim şey bir cevapken,
cevaplar bile yüz çevirdi benden.
anladım ki, istediğim güzel bir hayat değil,
benim istediğim güzel bir ölümmüş meğer,
kaldıramadım yükümü, yere yığıldım,
ve bu yükü başkasının üzerine devretmeye yüzüm yok.
aynada kendimi gördüğümde parçalayasım geliyor,
akli dengemi kaybederken ben, yüreğim geriliyor,
deliriyor insanlar, ve kimse bunun farkında değil,
yaşamak çok zor, ve zorluk tercihim değil.
dünya denen cezaevinde tıkılı kalmış bir delinin hikayesi bu,
asıl olması gereken yer tımarhaneyken bulunduğu yeri garipsiyor,
tırnakları kanla dolmuş, hamallıktan yorulmuş,
öncesinde koşup sonrasında durulmuş.
siz yüzlerde insanları, ben şeytanları görüyorum,
korkularımı öldürerek duygularımı gömüyorum,
bu cinayetin faili meçhul, şiirin şairi meçhul,
ben her sabah canlanıp ve her gece ölüyorum.
Kayıt Tarihi : 16.9.2022 00:23:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Ağlayarak yazdım. Bir gün hayattan zevk alan benim bile intiharı düşüneceğim aklıma gelmezdi. Artık tek bir insan bile görmeye tahammülüm kalmadı. Önceden yazdıklarımla şimdi yazdıklarım arasında fark var. Ne de fazla karamsarlaşmışım öyle. Üniversite sınavına gireceğim şu yılda, akranlarım tarafından yıllardan beridir gördüğüm psikolojik şiddet, zorbalık gerçekten artık canıma tak ettirdi. Sırf sizin güldüğünüz şeye gülmüyorlar, sizin kadar cıvımıyorlar diye insanlarla alenen dalga geçmeniz, alaya almanız ne kadar kötü. Üstelik öğretmenlerin bile artık dışladığı biri haline gelmek. 16 yaşımda sanki 6 yaşımdaymışım gibi gördüğüm muamele, akli dengemin yerinde olmadığıyla ilişkin söylentiler, "senden bir cacık olmaz" demeler. Bu kadar baskı görürken ne olabilir ki benden zaten. Artık bir şey olsun da istemiyorum. Artık yürümekten, konuşmaktan, kendimden, sokaklardan, yazmaktan, hiçbir şeyden kesinlikle zevk almıyorum. Toparlanabileceğimi de artık pek zannetmiyorum işin aslı. Şimdilik düşündüğüm ya intihar, ya da evden kaçmak olur. Eğer tekrar toparlanabilirsem, hayatımı yoluna koymayı başarırsam tekrar yazacağım. Şimdilik sağlıcakla kalın.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!