Ziyaret Eyle Şiiri - Sezayi Tuğla

Sezayi Tuğla
1645

ŞİİR


12

TAKİPÇİ

Ziyaret Eyle

Kırgınlık, küskünlük neymiş sil gitsin,
Kardeşin bekliyor, ziyaret eyle.
Husumet, dargınlık burada bitsin,
Akraba, hısmını ziyaret eyle.

Üç günlük dünyada küskünlük niye?
Muhtacız hepimiz biraz sevgiye,
Bir selâm, güler yüz, bir de hediye,
Al da git, dostunu ziyaret eyle.

Bugün görünmüyor, belki de hasta,
Karnı acıkmıştır, çorba yok tasta,
İhtiyacı vardır, “sen” gibi dosta,
Şu, kapı komşunu ziyaret eyle,

Onlarda insandır, duyguları var,
Gelecek yolunda kaygıları var,
Dost olan herkese saygıları var,
Garip gurabayı ziyaret eyle.

(AĞUSTOS 2006

Sezayi Tuğla
Kayıt Tarihi : 30.10.2012 14:19:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


PATATES HAMALLARI Uygulamalı nasihatler, sözlü öğütlere göre daima daha iyi netice verir. Etkilemede yüzde oranı en yüksek olan öğretim sistemidir. Sigara içmeyen babanın, içen bir babaya oranla çocuğuna verdiği öğütün etkisi gibi. Buna benzer örnekleri istediğimiz kadar çoğaltabiliriz. Konumuza daha iyi ışık tutacağına inandığım kısa bir örnek hikâye anlatmak istiyorum. Bir sınıf öğretmeni ve kendisini çok seven öğrencilari var. Har şey çok güzel ve öğrenciler cıvıl cıvıl. Ancak, öğrencilerin bir kusurları var… Öğrenciler fırsat buldukça öğretmenleriyle dertleşirler. Bazıları ailelerinden, bazıları komşularından, akrabalarından, arkadaşlarından vs. dert yanarlar. Küserler, kırılırlar, kafalarına takıp dert edinirler. Ama onlarsız da edemezler. Günün birinde sevgili öğretmen, öğrencilerine bir ödev verir. Der ki: —Yarın hepiniz birer poşet patatesle sınıfa geleceksiniz. Bu hususta hiçbir soru istemiyorum. Öğrencilere bu ödev ilginç geldiği için ertesi gün hepside sınıfa birer poşet patatesle gelirler. Öğretmen der ki: — Hani bana sık sık dert yandığınız kişiler vardı ya, işte onların isimlerini her bir patatese ayrı ayrı yazın. Dikkat edin, her patateste şikâyetçi olduğunuz sadece bir kişinin ismi olacak. Öğrenciler şaşkın, ama eğlenceli buldukları bu isimleri patateslere yazarlar. Hatta öyle olur ki, birbirlerinden ödünç yazısız patates bile isterler. Yazma işlemi bittikten sonra öğretmen, bu patatesleri tekrar getirdikleri poşetlere koymalarını ister öğrencilerinden. Sıra gelir öğretmenin merakla beklenen açıklamasına. Öğretmen: — Çocuklar, beni sevdiğinizi ve şimdiye kadar sizlerden istediğim her şeyi yerine getirdiğinizi biliyorum. Bu isteğimi de yerine getireceksiniz değil mi? Öğrenciler hep bir ağızdan “evet” diye yanıtlarlar öğretmenlerini. Öğretmen: — O zaman sizden ricam, bu poşetleri sırt ve el çantalarınızda bir hafta boyunca her nereye giderseniz, yanınızdan hiç ayırmayacaksınız. Çantalarınız, daima elinizde veya sırtınızda olacak. Hatta yatarken de sizinle beraber olacak. Topu topu hepsi kısacık bir hafta. Öğrenciler şaşkın, ama söz de verdikleri için çaresiz uygulamaya geçerler. Daha ertesi gün şikâyetler başlar. Öğretmen çocuklara; — Sevgili öğrencilerim, bu yükten gerçekten kurtulmak istiyor musunuz? Diye sorar. Öğrencilerin “evet”i üzerine; — O halde, kafanızın içinde taşıdığınız, rüyalarınızda bile sizleri rahatsız eden, yolda, okulda sizi olumsuz etkileyen bu kırgınlık, küskünlük, nefret gibi duyguları yük olmaktan çıkarın. Problem ettiğiniz bu isimlerle beraber patatesleri de taşımayın. İnanıyorum ki, daha huzur içinde olacaksınız.

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Sezayi Tuğla