Zihnimde bir çocuk peydahlandı yine.. Kimin çocuğu bu, kimden?
Uslu, mahzun ve masum bir çocuk. Ama neden doğdu neden?
Şefkat mi istiyor, adalet mi, mama mı, ilgi mi, aşk mı benden?
Ah çocuk ah.. İşte bu perişanlığım, hep ama hep senin yüzünden...
Zihnimde bir çocuk.. Ağlamaklı, garip ve en kötüsü çaresiz.
Biliyorum biliyorum, ölecek bu piç ölecek. Hem de bensiz..
Ne ilgi verebilirim ona, ne mama. Ölüp gidecek sessiz sessiz..
Kim peydahladı seni çocuk? Kim o seni zihnime yerleştiren şerefsiz?
Zihnimde ağlayıp duran bir çocuk var.. Ağlamasın; gerekirse gebersin.!
Bu adama adalet ve sevgi veren yok ki; kendinden alıp sana versin..
Yok ulan yok.. Ben doğurmadım seni. Kim doğurduysa gelsin o sevsin.
Yaşama geber.! Yemin billah ölmekle sen, en iyisini edersin..
Zihnimde çığlıklar, acılar, inançsızlıklar, yalanlar, yalanlar, yalanlar..
Sırf yaşamak uğruna, nice kötülükler, kahpelikler, puştluklar var.
Sen masumsun, günahsızsın ve yalansızsın. Bu yüzden orada yerin dar..
Bana inanma.! İnandığın an; zihnimdeki zehir, tertemiz kalbine akar..
Zihnimde bir aptal çocuk.. Aptal çünkü; bana halâ inancı var.
Zaten hep beni bulur; böyle saf, temiz, acemi ahmaklar..
Öl çocuk.! Geber oracıkta ve sakın büyüme.! Hemen şimdi öl.!
Çünkü; bu lanet olası kirli dünyadan; seni de beni de ancak ölüm paklar...
Kayıt Tarihi : 24.11.2013 04:39:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!