Zihni Dinç Şiiri - Naki Aydoğan

Naki Aydoğan
1318

ŞİİR


17

TAKİPÇİ

Zihni Dinç

aydınlık karanlık zaman akarken
insanoğlu güneşi yeryüzünde açmayı keşfeder
zamanın yarası evrenin yaralanması
hayatın doğması
ateşin
bulunuşu
ve bulaşıcı hastalıkların başlangıcı

güneşin doğuşu
yeryüzünde gölge oyununun başlangıcını doğurur
sistemin kalbi ışık yayar
ısı sebep olur
zamanın ufku alaca karanlık soğuk sıcak su buharı yoğunlaşır su akar
rüzgar zamanın ufkunda çıkar
orta yerde hortum kalkar
zaman boş geçmez yeryüzünün ruhunu zihin toplar
terazi aydınlık karanlık kesiti alaca karanlık
kesiti su hacmi hava
taş keser toprak çözer
ilk vücuda gelen bitkiler sonra orta halli hayvanlar ve üst halli insanlar
var mı ötesi
eşya deniz

her şey dünyada biter ve dünyada doğup ölür de evrende ne olur
zamanın kökü evrenin derinliklerine salınır
başlangıca ve zamanın ötesi geleceğe filiz verir
evren oluşumu dünya sunumu
canlı yaşam
insan aklı tasarrufu

her canlı kokusuna alışır kokusunu almaz
kuyruğunu ısırmaz
ısırsa da canı acır yemeğe kalkmaz kendini
kudurmadıkça canavarlaşmaz
ama kökü açlığıdır
evrenin başlangıcı zihninin derinlikleri
içi yer yutar dışını
bastırmalı açlığını doyurmalı karnını
bu yüzden nefsini açan kokuları iştah açıcı bulursa yer
koku sahibini
koku sebebini ortadan kaldırır
bir nevi kokuşmamak için
içgüdüsel koku aşk farklı
aşk biterse durum değişir

bunları biliyoruz
ama hayat devam eder
yeniden başlamalı

ruh yeryüzünün şekli tenimize koku sinişi zihnimize oturuşu
yoksa biz nasıl otururduk değil mi
bir de uzanıp yatardık çayırlara
cüret eden cüretsizleri deliğine kaçırır
ruhuna bürünür zihnine sarılır
yılan deliğine
kartal tünediği kayalıklara
kuş çalıya
sincap ağaca vs.
ayı inine insan evine

canlı olan akıllıdır
açlık dürtüsü ruhunu ele verir zihnini kaptırır
uyanık olmak lazım
otlayıp su içerken canlı
ot obur hep otlar hep kollanır
et obur hep koklar hep kollar
ağaç hep büyür
ya yer içer ve ürersin ve evrimini devam ettirirsin
yada evrime kurban olursun
av olursun
dokuna değil dokulara dokunursun
en çok ne yiyorsan onun ruhunu kollar zihnini ele geçirmeye çalışırsın
avcı
avlanırken hayatın avlanır
çiftçi olur köylü kalırsın

boğaz derdi hayat boğazı geçim aşırır
avcı avlanmaz değil yere basar
bir yerde kalırsa yer başına geçer
son durak kara toprak
zihnin karadeliğine
derken
enerji dağılır ruh dağılır
ruhun kalbi zihin
başka yerde atar başka canda ruh edinir
zihin ruhu toplar ruhu açar
yeter ki güvenli ortam bulsun
ruhsuz olan mafya zihni tetikte gezer
ruhu geniş olan hangi hayvan
fil mi zihni bir dengede durmak
su da balina mı
ruhu su
zihni balık

ruhum yazı zihnim kalem
yoksa nasıl iki ayak üzerinde durur
fikrim üzeri gezer
düşüncem boşluğunda durabilirdim
sevdiğime varabilirdim
aşk
ruhsuz ve zihinsiz dona kalmaktır
burası dünya
öleceklerle doğacaklar diyarı
canlı kalbimiz böyle atar
beynimiz düşünce yetimizle sanal ölür ve doğar
bedenimiz bir ömür kalp atışıyla
bir var bir yok
yokluğumuzla varlığımız bir hayat devinir
yeter ki nabzımız düz çizgi,
bedenimiz toprağa düşmesin

aklım çakar zihnim tutuşur ve ruhum yanar
bedenim yaşlanır
genç kalmak
dinç kalmak
akıl sağlığı ruh beden uyumu dinç zihnimizledir.

Naki Aydoğan
Kayıt Tarihi : 25.4.2023 13:23:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!