geçit vermez karakışta
Nahırcı’dan kıvrım, kıvrım inen kervan yolların
Galandar’da kürtüğüne kar doldurur mikail
Nisan, mayıs bin bir çeşit flora
Öbek, öbek çiçek açar sar(ı) ağu
Topuk otu orman gülü dağ bayır
İmera yılkılarının cirit attığı çayır
Maçka’mda kanlıpelit’sin
Boynuz’un virajında pert / purfungela
Şeker’in rampasında sol seyir
Kurtboğan’da akıs kesen makina
Karakol altından geçer ipek yolunda hanların
Zabitle kanlı bıçaklı barhanaların vardı
İlkin acem kervancılar keşfetti
Adını hamsiköy diye ünledikleri
Meşhur sütlacının damak tadını
Şimdi senden ülker kadar uzakta
Serin yayla gecelerin düşer usuma
Mai bir derinliğe gömülür ay ışığım
Yada aysız gecenin berrak teninde
Gökada sarmalına ulaşır yakarışım
Ey dağ gel beni de koynuna al
desem!
Sen yine de cebelsin avcıların zalimi
Kuralları heybetinden menkul hükümdar
çöreklenir-sin yad yolculara sisin
Pusulası şaşar ak pusularında acemi dağcıların
Metal saplı şemsiyelere akar yıldırımların
Kömür gibi yakmadın mı koca Rasim Çavuş’u
Meşeon tepeni yıkmadın mı Meksila’nın başına
Ey kemal’e eremeyen çocukluğumun cenneti
Ey ala doğanların başını döndüren yaylağ
Halt memleketinin şimal kapusu
Trabzon ilinin damındaki dağ…
Purfungela: Trannsporterİn atası sayılan, arkadan motorlu
Hava soğutmalı Alman minibüslerinin Maçka’daki lakabı
Kayıt Tarihi : 2.6.2009 23:14:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
hatirliyorum.. ikinnci ucuncu sigarasinin kalkip.. birinci.. bafra.. celatinli bafraya ragmen.. dedemin tabakasindan tutun cikarip sardigi zamanlari..
vay be.. kent malboro kacakti o zaman.. ankara demette.. bi taksi yaninda iki polis gormustum cocuklugumda.. soforun dort parmak aralik biraktigi camdan kolu uzatip.. emniyet mandalini cekip kapiyi acmislardi..
taksici geldi o esnada..
-benim besbin lira param var o araba icinde niye aciyorsunuz memur bey dedi.. polisler malboro paketini gozune sokarcasina uzatip.. yuru karakola diye goturmuslerdi adami..
sukur simdi hepsi serbest.. sagolsun boyuklerimiz.. zam ustu zam.. iki yildir bende sarma iciyom dedem gibi..
politikalar ile sigara satisinin dustugunu tuketiminin azaldigini ogreniyorum bazi tv gazeteden.. bu oldukca sevindirici.. ciger leke kaptiktan sonra birakma zor.. hic baslamiycan.. konu ile ilgisi yok tabide..
sigir sahiplerinden biri cenazeleri var baska yere gittiler.. konak onlarda idi.. su an ustura kemai izliyom show tivide.. araya reklam girince.. antolojiye bakiim dedim.. aydinlaticii yorumunuz gordum.. bi tesekkur edeyim dedim.. saygilarim ile..
Tütün kaçakçıları 8li, 10lu gruplar halinde atlı,silahlı timler oluşturarak Akçaabat tütününü kaçak yollardan Bayburt, Erzurum,Erzincan gibi komşu illerin kırsalına götürüp satarlardı. Zaman ,zaman Jandarmanın kurduğu pusulara düşer, askerle müsademeye girerlerdi. Bu illegel oluşuma barhana denirdi.Barhanalar aslında akçaabat, vakfıkebir civarının tütün köylüleriydiler. Dertleri çoluk çocuklarına ekmek parası kazanabilmekti. Devlet tütüne çok az para vermekteydi.
Tabiki barhanaları eşkiya gibi algılamak çok yanlıştır. Askerle müsademeye girdikleri doğrudur. Fakat bir tane askerin dahi burnunu kanatmamışlardır. Bu bıçkın silahşörler Havaya ateş açmak suretiyle taktiksel olarak atılan pusuyu bertaraf edebilmek için silah kullanırlardı. Saygılarımla
Gözlerim çiselendi. Sağ ol şiir.
Saygılar,
Şairi, şiiri ve 'seçimdeki özeni' kutluyorum...
TÜM YORUMLAR (17)