Zeytin dalına güvercinler misali
Öyle masum, melûl
Ve vakurlu bir şekilde bakıyorsun bana
Ey Afrin, Kerkük, Musul, Halep daima onurlu ol
Başını dik tut ve eğilme
Sakın ağlama!
Sen ağlayınca
Sanki gökyüzü kızılcık şerbeti içiyor
Kızılca kıyamet kopuyor Dicle ve Fıratın koynuda
Ey zeytin dalına konan boynu bükük
Ve asalet timsali güvercinler ( Afrin, Kerkük, Musul, Halep)
Ne olur susun ve ağlamayın
Siz ağladıkça yüreğimdeki "Güneş"
Gözlerimdeki "Ay" batıyor
Kimbilir hangi mevsimde hoyratça esen rüzgârın peşinde
Kendi hayallerini
Ve hayatını
Umutlarını
Ve onurunu dört nala koşturuyorsun
Kimbilir hangi dipçiklerin gölgesinde
Ve sürgünlerde unutun yaşamanın bembeyaz Ve masmavi rengini
Kimbilir hangi ihanetin çemberinde yanmış
Ve buruşmuştu tertemiz öpülesi alnın
Kimbilir hangi zulmün alçaklığında, özgürlüğün
Ve rüyaların kuşatılıp
Ve yağmalanmıştı
Şimdi bir çöl yangınıdır yüreğim
Bir umut çırpınışıdır gözlerim
Heyhat! Heyhat!
Kelimeler anlamını yitirmiş
Sözcükler devrik ve kifayetsiz
İnsanlık kıyıya vurmuş
Özgürlüğün içi boşaltılmış
Cesaret, kınından çıkmayan kılıç misali olmuş
Zalim, senin pak ve ellerinden öpülesi umutlarını
Ve hayallerini yemeye çalışan katil balina olmuş
Ey zeytin dalına konan güvercinler ( Afrin, Kerkük, Musul, Halep)
Üzülme
Başını daima dik tut
Ve gül
Kendi özgürlüğünü
Ve cesaretini ötelere sal
Zalime ve zulme inat
Saf ve ve berrak umutlarını toprağa ek
Belki bir gün dal budak salar ve yeşillenir
Ey zeytin dalına konan güvercinler ( Afrin, Kerkük, Musul, Halep)
Bakma bana öyle garip bir şekilde
Kimbilir hangi yalancı
Yabancı bahar mevsimindeki acıların dikenleri
Ve vahşice bakan gözleri yüreğime batıyor
Şimdi gözlerimden asûde bir şekilde geçmişten
Geleceğe süzülen gözyaşlarım kavurucu güneş, Ve, Cehennem misali, düşmanı yakıyor
Kayıt Tarihi : 18.3.2018 11:54:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)