Nice uzun zaman geçti aradan,
Yıllar sonra gittim Kale köyüne,
Sandım ki balkonda bekliyor Zeynep…
Üç katlı konağın loş avlusunda
Hâlâ çınlasa da tokmak sesleri,
Oluk yosun tutmuş, dibek taş dolu,
Örümcek ağları sarmış her yeri,
Varamam, kapının altında sanki
Yılanlar dolaşır of kelep kelep!
Şöyle bir okula uğrayım dedim,
Kepenkler çakılı, boyalar dökük,
Zeynep’in hayali bile kalmamış,
Harabeye dönmüş koskoca mektep!
Ne zil sesleri var, ne o telaşlar,
Yelkovan dönse de altmış dakika,
Artık hiç sekize ermiyor akrep! ..
Duydum ki mutsuzmuş, mahzunmuş şimdi,
Hâlâ gizli gizli ağlarmış meğer
Kaçırdı ağzından kardeşi Recep…
Zeynebim türküsü duysam,
Ne zaman o bakır bakracı görsem,
Canlanıyor birden efsunlu mazi,
Gözyaşıma karışıyor mürekkep…
Bu ömür böyle mi geçmeliydi of?
Bu şiir böyle mi bitmeli Zeynep?
Yer etti Halil’de batık anılar,
Hep seni haykıran hatıralar var,
Ah Zeynep nerdesin? Ah canım Zeynep! ..
Kayıt Tarihi : 2.5.2007 23:59:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Zeynep şiirlerimin ikincisi olan şiir; Zeynepsiz yıllar... Yaşanmış hikayeden yaklaşık yirmi sene sonra yazılmıştır.983-984 yıllarda Ramazan ayı yaz ayındaydı.'Ağustos ayında iftara yakın' mısraları o günlerden bergüzardır.İşte o atmosfer yine 2004'lü yıllarda mayıs-haziran ayında canlandı...Çekirge seslerinin eşliğinde samanyolunun şemsiyesi altında bu şiir doğmaya başladı.Yine bir sabah namazında Ilgaz Kale köyü camisinde sabah namazını kıldım,eve geldim,fotoğraf makinamı aldım eski Kale köyü ilkokukuluna gittim,fotoğraflarını çektim,mis gibi köy havasını yudumlarken anılar aldı götürdü...Gün doğuşuna kuşlar eşlik ediyordu...
'Zeynep' öğesi yaşanmışlığı vurguluyor ve hoş..
'mvkntl'
TÜM YORUMLAR (3)