Biliyorum bu özlem bitmeyecek
Bu ayrılığın sonu yok, biliyorum
Belki bu kalbim sana hasret gidecek
Biliyorum beni unutacaksın
Sileceksin kalbinden, biliyorum
Bazen durgun maviliğinde bulursun aradığını enginin
Sükut, gizem, ezgi kokulu...
Bazen coşkun köpüklerinde bir çağlayanın
Asi, kararlı, tutku dolu.
Görmez olur gözlerin bazen
Ne engindir dindiren öfkeni,
Bir sazın tellerine vurmak geliyor içimden
Acılarımı o telerden duyurmak için sana.
Sevgiye dair bir şiirin kafiyesi olabilsem keşke
Hislerimi o mısralardan anlatmak için sana.
En sevdiğin meze olsam içkinin yanında
Aşkımın tadını alsan ve bir daha unutmasan.
Dün, bir parça efkarlıydım
Geçtim camın önüne
Bir de sigara aldım elime
Yaktım; ucunda sen duman-duman
Çektim; içimde sen zaman-zaman
Gidişinin ardından yağan yağmur değil,
Gökten akan kanlı yaşlarımdı.
Gidişinin ardında kalan ben ben değil,
Yaşayan ölüye dönen ruhsuz bir bedendi.
Günler birbiri arkasına kenetlendi,
Bekledim seni günlerce
Belki yağan yağmurla,
Belki esen rüzgarla,
Kim bilir belki de
Açılan kollarınla gelirsin diye
Ne yaparım sensiz bu Şehirde
Kim korur beni yaban ellerde
Sen O’ nunla sevişirken,
Ben hayallerde seninleyken,
Layık gördüğün bu yaşamla bana,
Söylesene ne geçti eline
O dokunuşların acısı içimde şimdi
Gül dikeni gibi batıyor yüreğime
Artık kolay kolay açmaz yüreğimin gülleri.
O gülüşlerin acısı içimde şimdi
Çiçek deyince ya gül derdim ya papatya,
Gül ise kırmızı, yoksa illa kır papatyası
Sonra bir gün sen çıktın karşıma
Odamda mis gibi lilyum havası
Sen beni öyle alıştırdın ki onlara
Sen gözlerime bakarken karanlık gecelerde,
Yüreğim aydınlanırdı.
Sen yüzüme gülerken umutsuz zamanlarda,
İçim umutla dolardı.
Sen elimi tutup dudaklarına götürdüğünde,
Yüreğim hızlı-hızlı atardı.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!