Hatvelere girmiştik, bitirmeden boşladık.
Elzem oldu bir zeyil, bu gün onu düşledik.
Bi nihaye acz bizde, idrak etse hissiyat,
Nefse bunu ders verip, bir iyice haşladık.
Emmaredir nefisler, tebrieden kaçmalı!
abdiyeti idrakle, balalardan geçmeli.
mahbubiyet babına, gidilir hiçlik ile
şatahatı terk edip, Tevazuyla uçmalı.
Fakr-ı insan bedihi, gani yalnız mevlamız,
Salahatta ganiler, efendimiz mevlamız.
Malikin mülukuyuz, hemde hakir memluğu,
Halde yaşamak ölçü, kelam muğlâk ve gamız.
Şefkat tarif edilmez, gör annede misali!
Aşktan bin kat üstündür, arzda yoktur emsali.
Sen kendine acı’ki, rahmanında acısın,
Tezkiyeyi nefisle, mümkün kulun visali.
Bir saatlik tefekkür, bir senelik semere,
Bak evrene uzaya, bak zemine kamere!
Anla kimdir muktedir, nedir kulun konumu!
Sende benze ashaba, uy Aliye Ömer’e!
“Acz, fakr, şefkat, tefekkür”,dört adımla zirvedir.
Ders verir ubudiyet, mahbubiyet zirvedir.
Her iyilik Allahtan, her fenalık nefisten,
Tathir olursa nefis, rıza tacı serdedir.
İyilikten hoşluktan, yapmalıyız çok zeyil,
Olur, süfli lezzete, daima nefste meyil.
Bahtiyardır sünnetten, hissesi ziyadeler,
Bidat’e yönelene, binler hayıflar veyl!
Şeriat-ı garradır, Müslüman’a kurtuluş!
Seyret onu nebide, sende onunla buluş!
Feraizi edada, gevşek tutma elini!
Uzak kal kebairden, takvayla gerçek oluş!
İçtinabı düstur et, nahoşlardan meşkûk’ tan!
salahate süluk et, kork hukuk ve ukuktan,
Beş hukuka saygı duy, hukukullah mukaddem!
Ve ibadın hukuku, yoksa kaderdir fıkdan.
Her adım burak olsun, gözün nerde sen orda,
Belalar durak ise, hazım için dur orda!
Yaparken miracını, masivayla barışma!
Gör manay-ı harfiyi, son durağı yap nurda.
Âşıklar usanmasın, mevzu bulsun hatime,
Bu bablar ümit olsun, mevhum meşkûk atime.
Maşuka yollar çoktur, uzun kısa dar geniş,
Tüm salike lütfetsin, rabbim hüsn-ü hatime.
Kayıt Tarihi : 18.3.2007 22:48:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!