Kaldırımlar histen münezzeh, mevcudiyeti soğuğun;
Ayaz gibi, kuz, mai, zalim ve zemheri.
Büründü içine yeşil toprak, hengameye yol verdi,
Raks ederek kar taneleri ağaçlara süzüldü çoktan.
Sokak bir gümüş, mazide birikir acılar,
Soğuk ve kurak, tıngırdar ha bire tıngırdar.
Öksüzler bir kuş misali, uçamazlar uzaklara, kaçamazlar,
Gözden düşen yaşlar ve çamura batar çıkar ayakları.
Takmış beyaz takkesini şehir, huzurda toplanarak
Susamış toprak, çeşmeler akar sicim sicim,
Damlardan bir akis uzanarak boylu boyunca
Kapıyı çalmışsa ölüm, beyaz bir melek gibi.
Düşmüş kadınların ruhunu satar, arsız,
Her köşe başında sefaletin mağrur figânlari
Peyda olurken; bir ihtiyar bankta büzülmüş
Titriyor ayazın buz kestiği ayakları.
Kaldırımlar şahidi oluyor her geçen gün,
Ellerini hapsederken ayaza, caddenin var bir rüzgârı
İnce ince saçılan giryeleri aksediyordu suya.
Güzü erken uyandı masum yürekli minik devlerin .
Zübeyde Demir
Kayıt Tarihi : 16.8.2023 18:13:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!