Zelzele Şiiri - Canan Aytın

Canan Aytın
103

ŞİİR


8

TAKİPÇİ

Zelzele


Dakikalarca döndü durdu,
zar zor ısındığı yatağında
Feraha çıkacağı günlerin hayalini kurdu
Bir türlü uyku tutmamıştı gözünü
İçi dışı kan çanağında
Her Gece aynı yürek çarpıntısı
Malûm zaman zor, bir yanda geçim sıkıntısı
Sabah biraz daha erken kalkmalıydı
Eski mahallede yalnız yaşayan Arif amcaya götürmeliydi, günler önce aldığı ilaçlarını
İşten güçten fırsat bulupta, bir türlü teslim edememişti zavallı ihtiyara
Biraz da kahvaltılık şeyler hazırlayım diye düşündü, usulca kalktı düşüncelerini bıraktığı yatağından
Fadime, çok güzel zeytin kurardı ellerinin maharetiyle
Bir cam kavanoz bulup tıka basa doldurdu zeytini
Yanında da biraz salamura peyniri
Arif amcanın, ağız tadıyla yemesi niyetiyle
Sonra, çocukların odasına yöneldi, içine mapus ettiği derdiyle
Yavaşça açtı, menteşesi gıcırdayan kapıyı
İkisi de melek gibi uyuyorlardı
Uzun süre baktı, yüzünde ki tebessümle
Sırayla okşadı mis kokulu ipek saçlarını
Ahh Yangın Ayşe! bak yine açmış üstünü
Usulca çekti yorganı
Bir öpücük kondurdu alnının tam orta yerine
Ali'ye baktı sonra
4. sınıfa gelmişti aslan parçası yiğidi
Her karne tatilinde, bisiklet alınacağı umuduyla beklemişti Ali
Neylersin baba dar gelirli,  bir fabrika işçisi
Bir türlü alamadı, o istediği mavi bisikleti
Derin bir iç çekti
Ezildikçe ezildi yüreği
Gözlerinden bir damla düşürdü Ali'nin bembeyaz avuçlarına
Boynu bükük tekrar döndü, soğumuş yatağına

.....

...ve 04:17 'yi gösterirken saat
Sarsıldı bedenim
Dolunay gözlerimde büyüdükçe büyüdü
Çarpa çarpa düştüğüm çukurlar kana büründü
Eyy şubat!
Bir yanda duvarların çatırtısı
Üzerime geliyor şafağı görmeden ayın altısı
Yer delindi, gök delirdi
Topraktan sanki bir el çıktı, fışkırdı kubat
Harfler bile yer değiştirdi
Enkazlarda kaldı ömrüm
Enkazlarda kaldı HaYaT
Şimdi ölümün adı HaTaY
Evler düşman, evler pusat
Çök, kapan,
tutun umuda
Gövdemden kopsa da,
bırakma sakın elimi evlat
Heryer mahşer, heryer kıyamet
Gömülü kentlerin tozlarında çaresizce bekliyor selamet
Acı kol geziyor minik canlar yaradana emanet
Allahım! duy sesimizi ne olur bize yardım et

Kulaklarımda kapana sıkışmış çocukların yetim çığlığı
Bir anda üzerimize çöken ızdırabın tutarsızlığı
Işık patlaması ve kör karanlık
Soğuk han ve sıcak kan
yangın, kül
Simsiyah duman
Eyy! hasarlı bedenimden çıkmayan can
Dayanamıyorum hadi öldürün beni !

Yer kabuğu soyuldu katman katman
Memleketimde pürtelaş
Yeri köstebek gibi dişledi,  550 kilometrelik bir ayyaş
..ve sendeleyerek devrildi Hatay
Oysa yurdumun kahramanıydı, devrildi Maraş
Can kırıkları şangırdarken binalarda
Birbirine kenetlendi binlerce naaş
Allahım bu nasıl bir yangın, bu nasıl bir savaş
Kol kırıldı yen içinde
Bacak koptu tuz içinde
Dibi delik şişelerde, bak saklambaç oynuyor çocuklar
Bulamıyorum hiçbirini, kaldım yerimi şaştığım cenderede
Sesimi duyan var mı?
Söyleyin Ali'm nerede? Ayşe'm nerede?

Buz gibi şehirler, altlarında binlerce ölüm uykusu
Arşa kadar yükseldi işkence kuyusu
Ne olur öldürün beni !
.....
Huzurlu yuvalar artık bir mezar
Çeliği büken lavlar
Boyunları büktü, koca bilekleri büktü
Evlatlarını koruyamadı babalar

Canan Aytın
Kayıt Tarihi : 11.3.2023 02:47:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


6. Şubat 2023 Geçmiş olsun Türkiyem

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!