Zelzele. Şiiri - İnönü Kolukırık

İnönü Kolukırık
1956 Macissos,Aslen Trablusgarplı ARAP
92

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Zelzele.

Zelzele:
Akşamın alacası,
Gün indiginde.
Bir kez olsun depremi,
Düşünmüş müydün?
Emekli ikramiyesiyle
Bir ev edindiginde.?
Üç beş kat,
Kotra yalı yat,
Muhteşem bir saltanat sürenlerin,
Yanı sıra yavan,sogan sürünenlerin,
Al yeşil kostümlere bürünenlerin,
Aç gezip tok görünenlerin,
Haksızlık edenlerin,
Haksızlıga direnenlerin,
Kürt'ün,,Laz' ın,Türk'ün,
Çerkez'in,Abaza'nın,
Küskünlerin,dargınların,
Yaşllıların,çocukların,
Kırkbeş saniye gibi,
Bir zaman diliminde,
Hayatlarının ters yüz,
Baharlarının güz olacagını,
Aklına getirmiş miydin,
Bir defacık olsun?
Duymuş muydun,
Bir deprem öncesi
Tavukların öttügünü,
Atların kişnedigini,
Kurtların uludugunu?
İnsanların azıp kudurdugunu,
Huzuru malda sananların,
Nefislerine aldananların,
Ölümler kustugunu?
Hayra yordun mu olanları,
El açıp yalvardın mı
Rab' biim bagışla diye?
Duaların kabul gördü mü*
Yoksa malum kader,
Yine agını ördü mü?
O gece ay bam başka
Kızıllıklara büründü mü?
Depreme dair
Bir mucize göründü mü?
Durduk yere bir sıkıntı,
Tebelleş oldu mu anlamsızca*
O mutlu yuvanı terkedebildin mi,
Ansızın ve kararsızca?
Dolaştın mı son kez,
Oda oda yavrularını,
Son birdefa görmek için?
Hazır mıydın yavruların ugruna,
Tereddütsüzce ölmek için?
Tasavvur ettinmi bir deprem sonrası,
Yüce Devletimizin destek olacagını,
Her magdurun,
Gayrisafi Milli Hasıladan pay alacagını?
Yoksa aklına getirmiş miydin,gereksiz yere
Depremzedelerin sosyal adalet çıkmazında,
Depremden de beter yaralanacagını?
Demek Ölüm pusu kurdu ha,
Uykunun tam ortasında,
Ülkemin beşeri cografyasında
O gece görmüş müydün
Marmara' nın son halini?
Sarmışmıydı Marmaramızı
Kurşini renkte sis?
Dogmuşmuydu içine
Garip garip his?
Mazlum, masum rolünü,
Oynadımı çaktırmadan
Yamyam dünya?
Azraille tanıştın mı nihayet,
Göz göre göre?
Demek sadık dostun kara toprak,
Hainimiş gördün ya?
Gecenin bir vaktinde uyandın mı
Yatagından korkunç gürültülü,
Depremin şok dalgasıyla
Saat üçü beş geçe?
Anlayabildin mi,
Tabiat ana ile,
Fırsatçı babaların,
Hayatınla nasıl dalga geçtigini?
Gördün mü insanların
Nasıl deniz suyu içtigini?
Gördün mü çalıp çırpanların,
Nasıl da ölümler saçtıgını?
Görünmeyen cehennemin,
Görünürlügünün haritasında?
Çagdışı buldun mu kendini
Avrupa-i ülke cografyasının,
Tam ortasında?
Almış mıydın tedbirini,
Olasıkları hesaba katarak,
Korumuş muydun kendini,
Işıkara dedenin de buyurdugu gibi,
Kitap balyalarının yanında yatarak?
İndin mi yürümeden,
Asansöre binmeden,
Beş on kattan aşagı,
Taklalar atarak?
Yitirdi mi işlerligini,
Fersiz gözlerin,
Bir kabusa dalarken?
Vijdanın ne haldeydi,
Yavrun baba kurtar
Beni kurtar diye aglarken?
Aldın mı dersini,
Analitik geometriden?
Dikdörtgenleşen,
Üçgenleşen, yamuklaşan,
Kolonların sertliginden
Bir umudun ummanına daldın mı,
AKUT neferlerinin,
Sesimi duyan var mı?
Sesimi duyan var mı demesinden?
Yeniden hayat bulabildin mi
O güzel insanlarıın mertliginden?
Senin kafatasın kanlar içinde kaldı mı?
Tümden gelim metoduyla,
Yorgun düşen kolonların
Hünharca sertliginden?
Altından sehpası çelinmiş,
İdam mahkumu misali,
Okudun mu son kez duanı
Emekli ikramiyesiyle aldıgın
Katın,kat kat katlandıgında,
Alabildin mi havanı,ölmemek için?
Sen hiç uydusundan kopmuş meteor gibi,
Çakıldın mı yere
Zemin katla birlikte,
Mezar oldu mu sana üç beş metre,
Vıcık vıcık yerin dibi?
Bilim kurgu filmlerine benzer sahneler,
Yaşadın mı
İhanetin gecenin gizemiyle,
EŞLEŞTİGİ bir zamanda?
Katların kat kat katlandıgını,
İnsanların sakatlandıgını,
Kimin tokatlayıp,
kimlerin tokatlandıgını?
Ya dostum
Sen hiç böyle bir vatandaş olmanın,
Mutlulugunu tadıp,
Erdemine erdin mi?
Sen hiç birileri zengin olsun diye
Canını verdin mi?
Bizler verdik bak,
Bari yaşarken sahip çıkmadınız,
Hiç olmazssa kabrimize bir mum yakınız.
Gerçi biz çok saf ve dürüst milletiz,
Zaten yaşama şansımız olmaz dı
Böyle bir özelligimiz yoksa,
Gık bile çıkarmayız
Bizleri çıngıraklı yılanlar soksa! ! ! !
Bir musibet bin nasihatten iyi idi hani?
Boş laf mıydı söylenenler yani?
İyi düşün dost iyi düşün,
Akıllıca olmalı her düşündügün
Marmara' da ölenler ne kürt, ne Türk,
Ne laz ne Çerkez' di,
Marmara' da ölenler ulusça herkesti,
Soruyorum bu felaket neydi,
Yaşam la ölüm arası
Sadece kırkbeş saniyeydi,
Ey yerel idareler,
Ey Mimarlar,
Ey Mühendisler,
Ey aklı erer ya da ermez her yurttaş,
Sayenizde kalmadı taş üstünde taş,
Kim yer,
Kim bakar,
Kim akıllı,
Kim sakar,
Fırsatçı yapar,
Deprem yıkar,
Mazlumun ahı,
Zalimden
Aheste aheste çıkar.
Teknoloji gelişseydi,
Yurttaş evi terketseydi,
Ölmez miydi ki
Yirmibin fakitr fukara
Mimarlar mühendisler
Hileleri farketseydi,
Yada duyarlı olsaydı ANKARA,
Ey deprem nedir bilmeyen yurttaş,
Sen hiç arz küre tarafından
İnin sırtımdan dercesine kovuldun mu?
Sen kıtaları birleştiren,
Martı sesi dinleten,
Düşmanları inleten,
Deniz tarafından boguldun mu?
Senin binanın temeline
Deniz kumu katıldı mı?
Çürük beton atıldımı?
Üç beş ton demire,
Evlatların satıldı mı?
Senin ömrü hayatında,
Hiç böylesine güneş tutuldu mu?
Senin kabrin eşildi mi
Kepçelerle kıra,bayıra,
Yakınların konuldu mu
Yıkanarak,
Okunarak,
İnsan eli dokuarak
Çukurlara sıra sıra?
,Sen hiç gördün mü
Garibanın güldügünü,
Sudan sebeplerle
Zenginin öldügünü?
Taptaze tomurcugun,
Rant ugruna soldugunu,
Ya hakikaten,
Sen hiç hayatında öldün mü?
Rantçıların hatırı için,
Lutfen.
Bir sonraki felakette,
Birkere olsun ölür müsün?
Tabi ki ölmezssin,
O halde üç- beş şiddetinde
Zelzeleden ölecek kaç kişi var
Pekiyi onu bilir misin?
Ey birey,Ey toplum,Ey yurttaş,
Ey ev yapan, ardından yıkanlar,
Ey tutuklanıp,
Akabinde,
Üç beş ayda çıkanlar.
Ey bakar kör olup bakamayanlar,
Ey yüksekçe fitlerde bakanlar
Ey manzaradan çakamayanlar,
Ey bakanlık sınavından çakanlar.
Ey bir dilim tatlı için yatanlar,
Ey! ! ! ! ! ! ! ! ! ! ! !
Ey ülkemin temeline
Kazık çakanlar.
Soruyorum size,
Vijdanlarınız hür mü,
Yoksa gözleriniz kör mü?
Hala kaçak kat yapanlar,
Hak yoldan sapanlar,
Servetine servet katanlar,
Hala yanlışlıklara çanak tutanlar,
Ey Allahı kitabı unutanlar,
Bunca sözden tınmayanlar
Demek sizlerin marifetinde gizli,
Bizim ve çocuklarımızın,
Özlemle bekledikleri yarınlar,
O yarınlar ki bizim ve sizin yarınlarınız,
Yarınların temelini çürük atmaya,
Çimentosuna deniz kumu katmaya devam ederseniz,
Hakınızda iyi şeyler düşünmeyecektir,
Evlatlarınız,torunlarınız.................................................................................? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ? ?

Ateş düştügü yeri yakar.

İnönü Kolukırık
Kayıt Tarihi : 12.3.2010 14:52:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


UNUTMAM Unutmam Erzincan'ı Adana'yı Dinar'ı Sular altında kaldı, Marmara' nın kenarı. Oy dinar dinar dinar Yanar yüregim yanar. O mutlu yuvamıza, Şimdi baykuşlar konar

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

İnönü Kolukırık