İçimde bir hasret fırtınası esiyor,
Bir özlem yağmuru yağıyor,
Kalan, son birkaç yaprağı alıp gidiyor,
Seni seni istiyorum.
Alsan beni götürsen uzaklara;
Ey! İşitip de dinleyen ve de
Duyup da duymayan büyüklerim.
İstemem bir miras ki dünyevi
Bir tat ki arzulardan şehevi.
Hep beklemek var ya!
Bir avuç zamanda, koca yalnızlığı.
Sığdırabilmek o zamana
Tüm güzellikleri yaşadıkça.
Gözlerim yollarda seni beklerim
Kimseler görmeden, gel sevgilim!
Sen kalbimde açan çiçeksin
Kimseler koparmadan, gel sevgilim!
Kurtulup çıkalım ızdırap ağından;
Çiçekler toplayalım, sevda bağından,
Uzakta görünen o yar, benim mi?
Salına salına gelse de bir gün.
Binbir koku sürse de tenine
Özledim, yanımda isterim her gün.
Uzun saçların, yeşil gözlerin
Bir ocak ki tütmez bacası
Bak gör ne hale gelmiş
O kutsal peygamber ocağı.
Tarlayı-tapanı bırakıp gelmiş
Üç kuruşun yolunu gözler olmuş.
Gem vurdum duygularıma bir nebze
Üşüdü geceleri, buz kesti yatağım sensizlikte.
Latifeyi unuttu dilim, gizemsiz gözlerim
Sevdi-bekledi hep seni, yokken sensizlikte.
Yoruldum artık, ağlamıyorum geceleri
Bir çeyrek zamandır, dostumdur gece yarısı.
Kavga nedir bilmez, gece kuşuyuz
Dertleşiriz taa ki kalk zili çalmasın.
Bir ara! .. Kokun gelir, sen gelmezsin yanı başıma
Oyun eder bana gece yarısı.
Ağlarım gözlerim seni arıyor,
Sızlayan kalbim, hiç hazur bulmuyor
Ellerim ki yine sensiz kalıyor
Hicranımın sonu ölüm oluyor.
Ağlarken, ben yine seni özlerim
Hangi sevgili fedakar?
Almadan-vermeyi bilecek.
Hangi sevgili kanaatkar?
Dünya malına bakmayacak.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!