her seviyorum diyene inanmam artık,
aldırmam bundan böyle...
ağızlar çöplük, sözler atık.
kalmamış duygularda saflık...
yüzler, gözler karmaşık;
sanki dipsiz bir bataklık,
vuruldum Allah'ım bir kuluna
ne güzelliğine,ne de servetine
vuruldum ben onun başörtüsüne,
sana olan inancına, insanlığına vuruldum.
önceleri pis akan nehirdim; duruldum
Bayrağı onuru,
Toprağı onuru,
Vatanı onuru,
Milleti onuru,
Kitabı onuru
Önderi onuru,
bedenimi eskiten, çürüten yıllar;
seni, gönlümün mahzeninde yıllar....
Sıradan bir sabah,
Her günkü sıradanlığı ile...
Nem kokulu odamda,
Zır zır ötüyor yılgın saat.
Gözlerimi araladım.
Güne gülümsüyor perdenin aralığından güneş,
Liderim Muhsin Yazıcıoğlu'na:
ÖZLEM
Uyku tutmuyor ne yüreğimi, ne de gözlerimi,
kimseye anlatamam coşkulu özlemimi,
O Gülüşünü, O gözlerini.
Ay’ın bir parçası
Şekerin ilk hecesi
Gülün kendisi
Terkibinde sen
Ayşegül.
davulla zurna çalar halaylı
askerlik için çalması ayrı
gidiyorlar nasılda iştahlı
vatan için nice delikanlı
hangi millette, ırkta var böyle
Yine zamana gecenin son çeyreğini vurdurdum
Uykularımı uyuttum yine yerime
İstirahattan mahrum koydum diye gözlerim
İsyanda gönlüme
Duygularım aldırmıyor aklımın telkinlerine
Mantığı mantıksızlığa bürüdü duygularım.
Sen, gittin gideli bir yanımız eksik,
Gittin Gideli, şah damarımız kesik,
Mazlumların boynu bükük, ezik,
Her yanı kaplamış rezillik, kepazelik...
Senle kurduğumuz umut dolu hayalleri özledik.
Sen gittin gideli, girift sahneler izledik,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!