-Doğduğum köyü ziyaretimizde yıkılmış o tarihsel
meyhanenin yerini göstermiştim Selahattin’e (Yolgiden) ve
oranın şiirini yazıp kendisine adayacağımı söylemiştim. Sözümü tuttum işte.-
yıkmışlar zari’nin meyhanesini ve zaman çarpılmış, şaşırmış şimdi alışkın ayaklar, çaresiz ve derbeder, nereye götürsünler bu bedenleri, taşınmaktan bıkmış, bu deniz gibi dalgalı kafaları nereye götürsünler? suyunu çekmiş umut kuyusu, kopmuş gönül telleri, taşlaşıp kalmış şamataların sisli yankıları yaz kış.
Sevgilim, bir günün ortası şimdi
Taşıtlar hızla gelip geçiyor, her yer kalabalık,
Ben seni düşünüyorum bir bodrum kahvesinde
Uzat bana uzat ellerini
İzinli askerler görüyorum, kırıtarak yürüyen işçi kızlar
İstanbul her günkü yaşantısı içinde, uğultulu,
Devamını Oku
Taşıtlar hızla gelip geçiyor, her yer kalabalık,
Ben seni düşünüyorum bir bodrum kahvesinde
Uzat bana uzat ellerini
İzinli askerler görüyorum, kırıtarak yürüyen işçi kızlar
İstanbul her günkü yaşantısı içinde, uğultulu,
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta