düşmeden zaman dalından
kuşanmalısın ibrahimi baltalar
katil nefes kesmeden yolunu
kendince muhasebe etmelisin
yürüyenlerin arkasından yerini
it sürüleri kurşun yağdırsada
mavi semadan üzerine
yılğınlığa inat dayanmalısın
geceyi sabaha taşımak için
düşmeden zaman dalından
yusuf gibi çıkmalısın kuyudan
sefalet düşkünü yetim yüreklere
sevgi dağıtmalısn
uyanın korkmayın bu kadar kendinizden
rızık için boyun bükmeyin
başakları kuşandırın
gün yorgunu kelebeklerle
bir mevsim getirin
gözleri kör kulakları sağır
sözde aydınlarıma
düşmeden zaman dalından
yunus misali çık deryadan
adı konulmamış çocuklara
hürriyeti aşıla
yetim kalmasın bozkırlarım
at koştursun bir nesil
dölsüzlük vurmasın
karıncalarıma
kanatlarıma dokunmasın
sevda bilmeyen rüzigar
düşmeden zaman dalından
muhammedi bir diriliş bekleyin
çöl yorgunu asırlar ötesinden
cinnet geçirsin çağım ebu cehilleri
kitap yüklü merkepleri
cinayet sokaklardan zina damı köşklerden
hamzalar çıkarın
davranın yağmur vaktidir
kurtuluş zamanı
çiçeklerim böceklerim
ve
siz sevdiklerim
kırmızı güllerim
korkmayın bu kadar benden
korkmayın bu kadar kendinizden...
Kayıt Tarihi : 22.5.2009 10:13:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (3)