Zamansız Gidenin Ardından

Pos bir bıyık hareketinden ibaretti gülümsemesi
Bir gamzesi, teninden koyu kahve gözleri
Ara sıra dumanlı
Bazen yorgun bakışları
Sahip olduğu sıfatın ötesinde baba yarısı

Gayrı resmi sıcak bir duruşu vardı
Bazen illegal bir sakaldı yüzünü kapladığı
Sözleri bol nasihatı azdı
Dili dolanırdı sofrada bazı
Eksilmezdi çoğu zaman bardağı
Yanında az kızarmış balığı da oldu mu
Keyfine diyecek yoktu

Son gördüğümde diyecek yoktu hüznüne
Alışmıştım telefonda sesini duymaya
Hiç alışmamıştım
Yaşlı ve ıslak bir hıçkırık sesinden sonra
Adının yankılanmasına

Tek yönlü bir sefere
Ciğerimin limanından
Dört kollu bir vasıta ile çıkarken
Kim bilir
Kaç kadeh dolusu yaş aktı ardından
Geri dön diyerek

Şimdi hangi kelime anlatacak
Bir eyvallah bile demeden gidişini
Şimdi hangi söz tarif edecek
Yüreklerde bıraktığın acıyı
Şimdi hangi resmin silecek belleğimden
Soğuk mermerin üzerinde hareketsiz yatışını
Şimdi sen olmadan kim tat verecek
Zıkkım acılığında anasona

Toprağını gözyaşımızla suladık
Hüzün koktu bu yaz üzerinde açan çiçekler

Kalkıp koklayabilme umudunu taşımak
Puslu belli belirsiz bir rüyada yüzünü görmeyi beklemek
Emanet ettiğin
Beş yaşında bir çocuk gülümsemesine
Sahip çıkmak bize kaldı