Bu satırları sana, zamanın tam da ortasında yazıyorum.
Gecenin sessizliğine sarılmışken, özlemin gelip yanıma oturuyor.
İçimde taşıdığım sevgi, artık anlatılmaz bir derinlikte.
Senin adını andığımda, kalbimde küçük bir çocuk uyanıyor.
Saf, tertemiz, dokunmaya kıyamayan o çocuk…
O çocuk ki, seni bir çiçek gibi sevmeyi öğrendi.
Ve ben, her sabah seni yeniden sevmeye başlıyorum onunla birlikte.
Aşk, bazen bir uçurum gibi geliyor.
Uçsuz bucaksız, içine düşmekten korkulan ama
Senin gözlerin gibi: içine düşüldüğünde sonsuzluğu hissettiren.
O uçurumun kenarına geldiğimde,
Senin sesin tutuyor ellerimden.
Artik yanliz değilsin dercesine
Mutluluğun tanımını kim yapabilir bilmiyorum.
Ama ben seni düşündüğümde,
Yüzümde istemsiz bir tebessüm beliriyorsa,
Sanirim buna da mutluluk deniyor.
Belki bir sabah kahvesinde,
Belki uykudan önce sessiz bir “iyi geceler” mesajında…
Sana dair her şeyde küçük bir cennet saklı.
Kadın…
kelime seninle anlam buluyor bu bende.
Güçlü, zarif, derin…
Sen, hayatıma giren en güzel anlam oldun.
Ve her geçen gün,
Zamana karşı yazılmış bir direnişe dönüşüyor sevgim.
Zaman geçiyor, evet.
Ama sen geçmiyorsun içimden.
Sevmek, seni bir ömre sığdırmak değil sadece;
Seni her anın içinde usulca bırakmak.
Ben seni, geçmeyen an’larda seviyorum.
Kalbimin her boşluğunda senin adını yazıyorum.
Belki bu satırlar sana bir mektup gibi gelir,
Ama bil ki, bu bir itiraftır:
Ben seni bir ömrün şiiri olarak seçtim.
Kayıt Tarihi : 7.11.2025 20:02:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.



Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!