Zamanı Akıtmak 26 Şiiri - Bayram Kaya

Bayram Kaya
2924

ŞİİR


13

TAKİPÇİ

Zamanı Akıtmak 26

20. bölüm örneğinde doluluk kavramının bir fikri uzanım açılımını yapmıştık. Dolu gibi olan uzayın, dolu olmadığını görmüştük. Uzay zamanın; boşluklu, tanecikli, kesikli sürekli (dalga) yapısı olduğunu sezmiştik. Bu boşluklu kısımlar başka uzay zaman referansları ile doluyordu. Yani zamanlar iç içe geçiyordu (organize oluş) . İç içe geçen zamanlar, dalga hareketi ile girişp, o olay ufkunun sürekli zaman boyutunu oluşturuyorlardı.

Kesikli olan kuant yapı, mekanik aktarımların, potansiyel kinetik dönüşmesini sağlıyordu. Bu iç içe zamanlar o ilişkin kuant uzayların içinde, farklı zaman akışının olduğunuda gösterir. Bunu fiziki olarak belirtirsek; her olayın çevreyle girişmesi, ana zamanın içinde, farklı aşamalarda, sürekli yapının devinmesi olurlar (yapı içi değiştiriciler, değişkenlikler. kontrol) . Ana zaman, çevrenin belli etkiyenine; diyelimki sıcaklık etkenine, henüz tepki vermiyor gibi göründüğünde, iç zamandaki kimi olaylar, tepkileri çoktan başlatmış olacaktır. Bu sistem rezistansıdır.

Yani her iç içe zamanın, fiziki dille söylersek; bir genleşme, bir büzüşme, bir boy uzaması, boy kısalması, kaynama, buhar olma, sistemden kaçma gibi bir çok farklı farklı devinme tepki zamanları vardır. Bunun kullanımını en iyi olaraktan, petrolü damıtma olaylarında görürüz. Petroldeki, her bir iç içe geçmiş zaman olay ve olgu, dizileri, kendi faz sıcaklıklarında kaynar ve buharlaşarak diğer olayların uzay zaman boyutu içinde çekilip alınır. Organize olan, entegrelerin çökmesi ya da girişmesidirler.

Toplum da, bir bardaktaki çakıl taşları gibi tanecikli, kuantik topaklı, bir uzay zaman boyutunu oluştururlar. Toplum kurum enteğreleri arasındaki boşlukları olugu ve olayların kesikli sürekli hareketi ile girişen oluşlarını biriktirir. Birikme ileri doğru yapılaşarak akmaktır. Her bir kurumun farklı bir kendi ilişkin bağımsız iç süreçleri vardır. Kabaca kurumlar toplumun çakıl taşları olarak kesikli, sürekli yapısı olarak, gelişerek ve çevre kurumlarla ilişkileşerek hem boşluğu doldururlar hem sistemleşen organizeliğin kendi çekimleşmeleri ve çelişmeler etrafında olur:

1-Sosyal birlikler döneminde aktardığı alt ve üst yapı bileşenleri ile oluşturulan yetke (otorite) yaptırımı ve yönetim ilişkileşmesi.
2-Hünerli emeğin kullanılması
3-Üretim yapma
4-Üretim yaparken araç (teknoloji) kullanma)
5-Ürünlerin değiş tokuşu (mal ticareti)
6-Ortaklaşa güvenlik
7-Cinsel güdülerin sağlanması (neslin devamı ve seksualite) gibi olgular, temel toplumsal çekim alan zamanının devinmesidir.

Bu her bir, çekimleyici çelişkilerle; toplum devinir. Olayların girişmesi ile bu her bir çazibe alanının kendisine özgü yapılaşmaları (ki kurumlaşmaları) belirir. Her biri bir tanecikli yapıyı temsil eden kurumlar diğer her bir çekim ve çelişmelerin, kendi zorunlu ilişkileri, dışta; bir biri ile girişerek olay zamanı sistem etrafına sararlar. Sarımlanan bu devinim zaman, bir dalga hareketi geçişenliği ile olayları ileri akıtırlar. Her bir cekim alanı, kendi zorunlu iç bağıntıları (referansları) ile ve dış girişmeleriyle; ana iskeleti oluşturan her bir alanın boşluklu tanecikli kısımları arasına, yapılaşırlar.

Tıpkı bir bardak çakılın (7 maddenin) arasındaki gözle görülür gözenekleri, kumun doldurması gibi doldururlar. Yani her bir çekim alanının, kendi bağımsız ilişkin iç zamanı ile dış bağımlı olan ilişkin zamanıları, tanecikli yapılar arası uzayda oluşurlar. Bu oluşmalar boşlukların olay ufkudurlar. Bu her birine bir kurum dediğimiz tekli tanecikler, kendi iç boşluklarını da bellek yansıması olaraktan, süreç ilişki uzaylarına bölerler.

Söz gelimi, toplumu oluşturan, her bir tanecik alanı (kurum) yapılaştıran kuantlardan biri de eğitim olsun. Topaklar arası ilişkin uzay devinmesinin bir olayı olan eğitim kurumunuzun nicelenmesi, kurumlar arası işleşili boşlukları doldurur. Yine eğitim kurumunuz, bir dalga hareketi girişimi ile kurumlar arası işleşililerlen girişerek, ileri akarlar. Söz gelimi bağımsız eğitim olgunuz, üretiminizle ve üretim teknolojinizle, buların paylaşımıyla vs. ilişkileşirler (bağımlılaşarak gelişirler) .

Sistem yetkinleştikçe boşluklu kısımlar sistemi şişirir. Sitem iç hacmi şişmekten ötürü genleşir. Genleşen iç hacme nazaran dış yüzey aynı kalacağından yüzey gerilimi büyür. Genleşen iç hacme karşın yüzey gerilimiyle artan bütünlük çelişmesi, parçalanır. Bu dağılan yapı sistemse, sistem doğum yapar. Yani nitelik değiştirir, yeni bir boşluklu, tanecikli, uzam, uzay, zaman, devinme boyutuna geçer (gelişir) .

09.09.2009

Bayram Kaya
Kayıt Tarihi : 6.8.2010 13:38:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Bayram Kaya