Zaman Yolcusu Şiiri - Ersoy Oktay

Ersoy Oktay
433

ŞİİR


4

TAKİPÇİ

Zaman Yolcusu

Bir zaman yolcusu
Ne geldiği yer belli
Nede sonu.

Bir yerden hatırlarsınız.
Çok bilindik tadı vardı.
Nasıl anlatsam,
Sanki biraz tatlı
Daha çok tuzlu.
An kadardı,

Durağınızda
El gibi,
Kar gibi
Fark edilmeden durdu
Sonra ağır ağır
Silindi kayboldu

Siz nerden bileceksiniz
Neydi derdi amacı
Sadece bir tat bıraktı
Yok oldu

Hissettirmemek için
Acılarını
Belli belirsiz yaşadı
Dinledi,
Ve aldı

Geldiği gibi gitti
Acelesi vardı.

Kaç kalp,
Kaç yürek gibi,
Kapatsanız gözlerinizi bir an,
Kurtulsanız karmaşadan.
Kaç zaman yolcusu
Hayatınızda vardı

Size ne bıraktı
Ne aldı.

Ersoy Oktay
Kayıt Tarihi : 10.12.2009 18:09:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Serap Saylam Şen
    Serap Saylam Şen

    Durağınızda
    El gibi,
    Kar gibi
    Fark edilmeden durdu
    Sonra ağır ağır
    Silindi kayboldu

    yaşamın özeti gibi...

    aslolan anı en güzel şekilde yaşayabilmek kutluyorum saygılarımla

    Cevap Yaz
  • İki Baharın Valsi
    İki Baharın Valsi

    Sonun da soru gelmiş cevap vermesem yapmam ...
    insan hayatı 4.5 dakikadan ibaretir şair .o kısa an da neler yaşamaz ki yürek...
    tebrik ederim ..saygılar

    Cevap Yaz
  • Fatma Güneş Ergen
    Fatma Güneş Ergen

    Zaman.Başladığı yeri anlatandan dinleyip biliyoruz.Biteceği yeri bilsek , gidermiyiz?
    Yüreğinize, kaleminize sağlık.

    Cevap Yaz
  • Seyfeddin Karahocagil
    Seyfeddin Karahocagil

    Yaratılan dünyanın bir başı var bir de sonu. Dünyalık olan herşeyin de. Eğer birşeyin sonu var sa mutlaka geliz Uzunu =Kısası böyle matematik mantığına aykırı bir eşitliği vardır Yani bir dün bir de bugün. Bir ayla bin yılın farkı yok....Dün varoluş, bugün yok oluş. Mesele Varoluştaki makasadı ve görevi anlamakta...
    harika bir şiirdi tebrikler.
    Selam ve sevgiyle

    Cevap Yaz
  • Cihat Şahin
    Cihat Şahin

    Hepimiz zaman yolcularıyız!
    Hepimiz, ervah-ı alemden, rahm-ı maderden, sebavetten, gençlikten, ihtiyarlıktan, dünyadan, kabirden, berzahtan, mahşerden, mizandan, sırattan, ebedül ebad'a giden uzun bir yolun yolcularıyız. ve burada az duracağız. Bu kısacık hayat-ı dünyeviyede Vazifemiz gayet çok birer
    misafiriz! ve bu kısacık dünya imtihanında ebedi ahiret hayatının levazımatını kazanmakla mükellefiz!
    Hayırlı çalışmalar.

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (20)

Ersoy Oktay