Zamanın kıyısında,
Durgun nehirde, küçük bir kayıkta ilerliyorum.
Zümrüt sular, sessiz bir bilinmezliğe çağırıyor beni.
Kıyılarda, anılardan örülmüş kulübeler titrer,
Yıkık dökük duvarları geçmişin gölgesiyle ışıldar.
Eski çınarlar kök salar yeşil çimlerde;
Tarih, sessiz bir şair gibi köklerinde yazılıdır.
Ben, usul usul kürek çekerken,
Umutlarım ve hayallerimle
Bilinmez diyarlara yol alırım.
Sisler dağılır birden;
Gökyüzü gülerek selam verir,
Işığın hüzmesi nehre düşer, ruhumda yankılanır.
Kaderim ve kederim, küreklerimde gölge gibi;
Her dümen darbesi, bir geçmişin arınışı olur.
Kayığın arkasında bıraktığım izler
Zamansız bir nehrin üstünde kaybolur,
Ve geçmiş, sessizce sonsuzluğa karışır.
Bir kayık, bir kürek ve yalnız bir yürek…
Ben, kendi hikâyemin ışığında
Zamanın ötesine doğru akıyorum.
Mesut Yüksel
Kayıt Tarihi : 6.12.2025 23:34:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!