06 Ekim 1969- Ankara
Aşağıda okuyacağınız yazı tamamen gerçek olup rahmetli babam Muhip Erdener SOYDAN’ın hayatının bir bölümünü kaleme aldığı, ancak babamın ölümünden sonra hatıra defterini okuduğumda öğrendiğim ve olduğu gibi aktardığım trajik bir aşkın hatırasını anlatmaktadır.
ZAMAN
On dokuz yaşında lise öğrencisi, hayatı toz pembe gören bir çağdaydım. Yıl, 1963 başlangıçları idi. Ayla ile arkadaşlığımız bir yıla yakın bir zamandır devam ediyor, gün geçtikçe bambaşka hisler bizi birbirimize görünmeyen iplerle bağlıyordu.
O yıllar bizim için melankolik bir çağdı. Aşk ve şiir çağı… söylenmeyen hislerin şiir ve şarkı güfteleri ve melodilerle belirtilen bir çağı…
Sen benim sarhoşluğumsun
ne ayıldım
ne ayılabilirim
ne ayılmak isterim
başım ağır
dizlerim parçalanmış
Devamını Oku
ne ayıldım
ne ayılabilirim
ne ayılmak isterim
başım ağır
dizlerim parçalanmış
Duygu ve anlatım o kadar çok okuyucuya geçecek şekilde yazılmış ki, yaşanmışlığın hazin öyküsü her cümleyi akıcı ve vurucu yapmış.
Babanıza rahmet dilerim, paylaşımınız için teşekkürler. Mükemmeldi.+10
AKICI BİR ANLATIM KUTLARIM ÜSTADI SELAMLAR SİZE
Bu bir roman mı , hikaye mi...... gerçekleri anlatan üzücü bir paylaşım...ilhamın bol , yaşantın mutlu olsun.
Recep Uslu
okurken yüreğim cız etti. çok feci bir olay. paylaştığın için çok sağol. selam ve sevgiler....
Hazin bir hikayeydi...kaptırdım ağlamamak için tuttum kendimi...anlatım çok akıcı...duygu aktarımı harikaydı...babanıza ve hayatını kaybeden yolculara rahmet diliyorum...paylaşım için teşekkürler soyadaşım...selamlar
biran yaşanmışın içine girdim...empati yaptım..gözlerim doldu..babanıza allah rahmet eylesin mekanı cennet olsun..
Muhteşem çalışmanız için sizi candan kutlarım üstad,tebrikler.
duygulandım
hüzünlerdeyim şimdi
an be an yaşadım yeniden...
saygılar...
Evet, uçağın düşüş olayını -şimdi rahmeti olan- eniştemden dinlemiştim. On dakika evvel kaza mahallinden geçmiş
arabasıyla... Dönüp geldiğinde ise, felaketin resmini görmüş.. Tam bir cehennem!!!
Tüyler ürpertici!
Paylaştığınız için çok teşekkür ediyorum!
Hazin bir durum, düzgün anlatımla kaleme alınmış kutsal denebilecek bir aşkın da, iz düşümleriydi... Buruk bir acıyla büyüledi...
Teşekkürler...!
Bir 'günlüğe' sığmayacak kadar uzun bir aşk öyküsüydü Murat bey,
sadece yazının uzunluğu değil tabii kastim,öykünün süresi de çok uzundu..
Oldukça da üzücüydü...
Bu öyküdeki kişilerden sağ olanlara Allahtan selâmet,aramızdan ayrılmış olanlara da rahmet diliyorum.
Paylaştığınız için teşekkürlerim,sevgi ve saygılarımla,
Ünal Beşkese
Bu şiir ile ilgili 26 tane yorum bulunmakta