30.06.2000 / İstanbul-Ankara-Bursa-Kahramanmaraş
Akıntıdır zaman, kapar sürükler her anda,
Sen yüzmeye bak, bırakma kendini zamanda.
İster sevinçten raks et, ister acıdan inle,
Zamana bırakmak ne? Zaman da hep seninle.
Yaşadığın her an, dönüşsüz geçmiş bir andır,
Daha vaktim çoktur diye sen kendini kandır.
Alıp verdiğin her nefes, bir adım ölümdür,
Beni bu eylül öldürecek
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Devamını Oku
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta