ZAMAN DURDUĞUNDA-
zaman durmuştu kim ne derse desin
zaman donmuştu o sabah, ölüm haberi yayıldı
toprağa düştüğünde Nuredin
baş ucunda dikilen mermerin üstüne
'söylenecek son söz kahramanca olmalıdır'
diye kazıdıklarında yoldaşları
zaman durmuştu oracıkta
su durmuştu, hava durmuştu, rüzgar durmuştu
bir tek insanlar yürüyordu ardından
doğum tarihi vardı bir tek arkasında sıralı üç nokta
ölüm tarihini yazmadılar - yazamadılar
ölmemiş gibi yoldaşları yazamadılar işte
bir resmi vardı dostlarının yakasında
o kadar sıcaktı ki o kararlı bakışları
gözündeki gülüşe ölüm mü düşerdi şimdi
hangi yürek sahibi yapardı ki bunu
güleç yüzlü insana ağırdı ölüm, ağır
kazanlar kurulduğunda kırk gün geçmişti aradan
gelenler, gidenler... yürekten sevilince insan
baharında pusu kurup vururlardı korkakça
bu köy ki köy olduğundan beri
bunca canı taşıyamamıştı yolunda
ne düğünler, ne kavgalar görmüştü oysa
annesinin sesi gelirdi derinden
'urcı Nuredin urcı ' / kalk Nuredin kalk
'meymane to ame ' / misafirlerin gelmiş
'xerame wacı inore ' / kalk karşıla onları
'waxte rakurdeno Nuredin' / uyumanın sırası mı Nuredin
uzayıp giden bir ağıt, her yürekten bir parça
koparıp koparıp sunardı güneşe
kim durabilirdi önünde
zaman durmuştu, donmuştu zaman
(Adsız Fırtınalar Doğuyor)
Kayıt Tarihi : 17.5.2006 22:53:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
içimdev e düşünlerimde yok etmeye çalıştığım bir zamanı gözlerimin önüne serdiniz.
saygılarımla.
TÜM YORUMLAR (3)