Ağır adımlar atıyor 'Zaman'.
Halbuki nefesi kesilirdi önceleri, koşmaktan.
Sindire sindire tüketiyor kendini, senli günlerime nispet yaparcasına.
Hep şu geç saatlerde yaklaşıyor tüm yokluğunla.
Ruhumun soğuk odalarında soluklanıp, eski bir ayrıntıya takıldığım anı bekliyor usulca.
O da biliyor 'yıllanmış hatıraların bir eskiciye satılmasının ne denli zor olduğunu'.
O yüzden kendi bulutumun gölgesinde bile rahat bırakmıyor isli gözyaşlarımı...
Mutluluk inzivaya çekildi iç yalnızlığım ücra köşelerinde.
Düşümden geçenlerle seviştiğim anlarda mutluyum sadece.
Kirli yataklara meze olmuş aşkın hatrı var yüzümdeki çizgilerde.
Lal olmuş yarınlarım oldu sana gelmeyen yanım.
Zaman aşırı hatıralarımızın en yoksul notlarına mekan oldu çamurlu patikalarım.
Kayıp masalların dalgasında alabora oldu kağıttan kayıklarım...
Şakaklarımda mağrur bir özlemin yarasıyım kapanmayan.
Ömrüme mahrem oldu kalabalıktan sakındığım gözlerin.
Vaktin öte yakasında kavrulan yangınlarıma dua oldu mırıldanmalarımda ki hüzzam eserler.
El kapılarına hayal olmuş umutlarımın hengâmesinde, gelgitlerini yaşadığım feryadı soluyor şimdi heceler...
Ve ölüme zar atıyor 'Zaman'.Halbuki nefesi kesilirdi önceleri, koşmaktan...
Kayıt Tarihi : 30.3.2020 18:08:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!