Geçti bu ömrüm, yıllar yetmiyor
Dert çile bende, azap bitmiyor
Görse gözlerim, eller titriyor
Tuttu bırakmaz, yaşlılık beni
Su almaz köküm, kurudu dalım
Ne olur deme, bu benim halım
Kurtaran yoktur, batıyor salım
Tuttu bırakmaz, yaşlılık beni
Dermanım yok, yapamam işimi
Git dedim, bırakmıyor peşimi
Kökünden söktü, azı dişimi
Tuttu bırakmaz, yaşlılık beni
Sesleniyorum, beni duymuyor
Geçen yılları, geri vermiyor
Nasılsın diye, asla sormuyor
Tuttu bırakmaz, yaşlılık beni
Gözüm sulanır, yaşlar akıyor
Her söylediğim, göze batıyor
Bıraktı gençlik, beni satıyor
Tuttu bırakmaz, yaşlılık beni
Yetmişten sonra, saçımı döktü
Altmış olmadan, belimi büktü
Çul gibi sarıp, üstüme çöktü
Tuttu bırakmaz, yaşlılık beni
Acımaz felek, oynuyor oyun
Zalim feleğe, eğmedim boyun
Yaşlı bedenim, tabuta koyun
Tuttu bırakmaz, yaşlılık beni
Felek sen beni, ne çabuk sattın
Bana sormadan, kenara attın
Zalimsin felek, gözümde bittin
Tuttu bırakmaz, yaşlılık beni
Midayet, niye yazarsın böyle
Geceyi saydın, sabahla öğle
Derdin var ise, Rabbine söyle
Tuttu bırakmaz, yaşlılık beni
(1219) Eylül 2019
Midayet Kara
Kayıt Tarihi : 10.3.2020 17:24:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)