Hayat çok kısa
Gelmez ki yasa
Gül kana kana
Yakışır sana
***
Elemi bırak
Bugün seni kaybedeli kaçıncı yıl oldu sayamadım.
İnan ki sensizliği bir türlü yüreğime koyamadım.
Sensiz geçen her anım sana değil, kadere isyanlarım.
Sen yoksun ya.hayatın yokuşlarında kaldım perişanım.
Bir sınavdır hayat,yaşam sahnesinde,
Birbirinden farklıdır,değişir her karesinde.
Hayat ağacına tırmanmak kolay değil,
Takılma dallara,sakın,eğil.
Kimi zaman yaprak dökülür,dal kırılır,
Bazen rüzgar savurur,güneş kavurur.
Doğum
İlk ses,ilk çığlık,
Hayatla mücadele,
Kimi zaman neşe,
Kimi zaman keder.
Hayat sahnesinde,
Hiç uyandın mı geceleri,
Yüreğin titreyerek,
Yutkunmakta güçlük çekerek.
Hiç uyandın mı geceleri,
Sanki dünya yıkılıp, altında kalmış gibi,
İkinci baharımı yaşıyorum.
Hastalık,yalnızlık savaşıyorum.
Yaşamakta savaşmakta artık zor,
Hayat içimde yanan koca bir kor.
İlk bahar rüzgar gibi gelip geçti
İkinci bahar da gönül yalnızlığı seçti.
İ l k v e S o n A ş k ı m
Feryadımın sesini duysan diyorum.
Acılarımın adını koysan diyorum,
Kanayan yaramı sarsan diyorum
Başımda deli rüzgar,
İçimde fırtınalar var.
Gözlerimde isyanlar
Dilimde beddualar
Kimseler bilemez,
Yerlere serili kilim,
Görmeseydi gözüm,
Söylemezdi dilim.
Kezban olamadı gelin,
Sevdalıymış bilin.
Almış testiyi eline,
İstanbul bizim biz İstanbul´un, kim ne karışır?
İstanbuluma şiirlerle şarkılar yakışır.
Bir başkadır İstanbul´un şarkıları türküleri
Nazlı gerdanının süsüdür, Boğaz Köprüleri.
Mavi gözlü sarışın kızla elele gezeriz,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!