Yitik zaman sargısıyla geliyorsun şimdi uğrağıma
Yüzünde gülücük, dudağında yağmurun ıslaklığı
Bütün parçaları toplattırıyor bize hoyrat zaman
Gidişinin ardından, biraz kül, biraz da duman
Ayak seslerini dinliyorum geçmişin, mevsim yaz
Nemli kapsüllere ateş kar etmez, yürekte haz
Öpüşün asi bir travma olsa da, umutlar hicaz
Bir çocuk gülüşü olur mutluluk dudaklarında
Yara iyileşir, çiçekler açar adımlarının alazında
Yanık sesli sokaklarda, bir adam yollara tükürür
Ardından aşk seslenir, ‘Hiç hoş değil yaptığınız’..
Adam susar, aşk usulca kaybolur karanlıklarda
Yüreğim hem bakışın, hem aşkın peşinden bakar
Yaşam oyuklarında zaman anıları hoyratça saklar
Perişan aklımın diliminde unutulmadı bak gülüşün
Dudağındaki asil çizgilerde binlerce çiçek kesiği
Hüznün yanık faylarında avuçlarında içilmemiş su
Kocamış şehirler içinde inadına harcanmamış gün
Seni arıyorum asırlardır, yelkenleri yırtık gemilerle
Gölge gibi içime sokulup, gönlüme gülümsüyorsun
Senli resimlerin hayali ufkunda vakitlerden akşam
Hatıraların kıymıklarını atıyoruz seninle çok uzağa
Umurumda değil mevsim, içimde kangren kapılar
Küflenmiş, örselenmiş resimler atıyorsun önüme
Onca resim arasında haykırıyor aşk, en çok da sen
O iç yalnızlığımda düşümden geçenlerle sevişiyorsun
Yeni bir ateş ruhumda, dalgayla dans ederken evren
Çağların kapısını kapat, yüzünün çizgilerindedir aşk
Sevda suları kurumaz, kayıp tohumları taşır asırlarca
Bir çizgi at yaşam kütüğüne, döndür küreyi sevginle
Yaşanmamış anların dergâhıdır ömür, sakın unutma
Bir tek ölümün merhabası yoktur, şükret yaratanına
Kayıt Tarihi : 5.8.2013 17:02:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
anlamlı dizelerin meydana getirdiği şiiriniz canı gönülden kutlar başarılarınız devamından mutluluk duyacağımı bilmenizi isterim
TÜM YORUMLAR (6)