Yüzünü Çerçeveleyip Astım Yüreğime

Göbek bağının köprüsüyle bağlandım sana
Sessiz harflerden oluşan yazılar karaladım rahim duvarlarına
Yılın en eksik ayında tamamlandım
Ağlamanın çekirdeğine ilk kez inip hava doldurdum içimin boşluklarına…

Bir bekleyişin sabrını gergeflemiştin yıllara
Âminlerinin duası olmuştum
Ve dudaklarından kopan bir “dilek” fısıldamışlardı kulağıma ezanla
Sevginle kundaklamıştın varlığımı

Süt kokan rüyalarımın kahramanıydın
Sen olmaya özenen yanım açardı oyun baharlarına
On numara büyük pabuçlar giyerdim ayaklarıma
Topuk dağlarından düştüğümde ellerin tutardı beni
Yüzerli semaya dönük ellerin kutsardı sancıyan yerlerimi

Çocukluğumdaki taş devri bitivermişti, oyunlarım bitlenmişti
Dışımda bir şeyler boy atarken seni en lirik yanıma saklamıştım
Sıfatların ruhu yetmiyordu adına mandallanmaya
Yüzündeki gülümseme çocukluğumu fısıldıyordu kulaklarıma

Kirletilmemiş kelimeler seçiyorum bendeki seni ölümsüzleştirmek namına
Ve adını dilaltı hapıymışçasına emiyorum, gizliyorum kimseler dokunmasın diye
Hayatımın kadınına…