Yüzünde güneşler Şiiri - Akın Akça

Yüzünde güneşler açıyor arkadaşım,
Şöyle göğü sallasan altın sarısı,
Altın bir sahil var ufukta ve sen gerisi;
Nerdesin, napmaktasın, bilmiyorum.

Zaman hep heyecanlı ve canayakın,
Karşımda Mont Blanc ve erimeyen zerde,
Nerden geldi aklıma bilmem,
Neden yatmadığımı bile henüz, bilmiyorum.

Çocuklarla oynuyorsun, sevinç dolusun,
Biraz konuşuyorum, bir bakıyorum gülmüşsün,
İçten enerjin yüzünde aksi yüreğinin
Ay yansıtıyor güneşi, anladım gün hazır

Pamuk şekeri miyim neyim, bir hal,
Tam öğlende kavurucu ışınları ağustosun,
Şöyle bir içimi ısıttı okulu asmış bakkalda kutu kola içiyordum,
Harekete geçemiyorum, özgürüm.

Deniz anası gibi pelteler her yerde,
Yüzdüğüm gemide kollarımla suyu karıştırıyorum,
Sanki hint sularında bi garip teknedeyim
De dingin bir biçimde yol göstericim yerlimle safarideyim.

Ağaçların dallarına sürtünerek geçiyoruz.
Mesafeler hiçbir şey insan niyeti bundan fazla,
İstediğimiz şeyler bir anda gerçekleşir karşımızda;
Doğal şu altın ufuk ve gerisi daha da.

Yarın menüde şarap var, kokoreç yok,
Ankara’da Kuğulu Park’ta, gece 03:00, kokoreççi usta.
Hadi içmek şimdii, yemek yakınlaştıkça.
İnsan iyiyse alkol de şişede durduğu gibi.

Salla bebeklerin kollarını kollarından tuta tuta,
Kuşlar kanat çırpıyor, oyun havuzu şenleniyor.
İşte, gördün mü şişede durduğu gibi duruyor!
Kuşlar kanat çırpıyor, oyun havuzu…

Oyun hamuru zıplatıyor umut şıpsevdi,
Hiç mi, uslanmaz arsız genç çocuk?
Elli kez ağlar ellisinde biberon getirilir bebek;
Yiyip içecek güle oynaya büyüyecek.

Sonra bir tabaka oynuyor, tektonik plakaları harekete geçiriyor,
Lav çıkaracak serpilen mağma katı ama sıvı biliyorum
Ve bundan da gene devşirilecek olan bu mağma,
Her şeyin özü aynı ama seferler farklı.

Taneciklerden yükselen kule kenardaki çocuğun elinde,
Sıkıyor plajda kutsal diri, ıslak kumu
Oyun oynuyor belli ama avuçlamış gelecekteki gerçeği;
Denizden fokurdayarak, yeni kıta oluşuyor

Bakarsak gördüğümüze, andır zaman;
Aman vermeyen, isteklerimizdeki koza-kulvar
Ama yeleli atın rüzgardaki izi pervasız.
Son sürat dört nala hem de sızdırmaz kararı.

İsviçre’den Piraye adlı arkadaşa ithafen