tenime sığınan çığlığın seyri
emiyor ayak izimi bugün
yüzüme renk vermiyor gölgeler
sanki güneşimi alıp kaçmış da
dolunayı gözlerimde boğmuşum
sen ellerimden koparılınca
hüznü yudumlar her tenha çocuk
pıhtılaşır da dokunaklı söz
direnişin sabahına tutulur sâlâ
seni sarsıntısından bilirim ayaklarımın
şimdi yalnız
iki sancı büyür göz uçlarımda
ateş(e) yağma olmuş
ölür ışığa çarpan kelebek
ne çok yüzü var fotoğrafların
bu rüya ne kadar yabancı bana
dolunay
uykulu yüzüne vurunca gece
yüzüm yağmur gibi
/ ellerim asi
süsleniyor bütün dar ağaçlarım
minaremden güvercinler kaçıyor
her kapımda aşk
anlatılsaydın
söyler miydim sana hiç
ihanetler kaçkını olduğumu
tezcanlı ürperişle geldin
camda kalmış ruhumun
sevinç lekesi
dur / ağlama şimdiden
göğsümü yarıp çıkacak
ağıt olacak
titrek dudağımda söz
susmayı dene bir
çehrene hayal tablomu astım
sendeleyen yağmuru
görmeliydin
yakamda yumuşak bir sürtünüştü aşk
Kayıt Tarihi : 4.9.2003 17:48:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Temmuz 1999'da kaleme alındı. Şiir başlık kabul etmez bir hal taşıyordu. İlk başlık 'Düşlerin Ne De Uzakmış Bana' adını taşıdı. Şiir a.b.c. diye üç bölümde yazılmıştı. Yakup Zübeyr Bülbül ve rahmetli Muhammet Esat Eroğlu'nun Trabzon Meydan Parkında 10 Eylül 1999 akşamı şiiri okumaları ve şiir üstünde yaptığımız poetik çalışmalar sonucu şiir karalamalardan okunamaz hale gelince 11 Eylül 1999 günü yeniden ve yine başlıksız kaleme alındı. Bölümler kaldırıldı. Şiirin yarısından çoğu Trabzon Meydan Parkındaki bir ağacın gölgesine alınmamak üzere bırakıldı. Kertenkele Dergisinin 3. sayısı için başlığı sonradan gönderilmek üzere 3. sayı editörü Muammer Yavaş'a (Ordu'ya) göderildi. Belirlediğim başlığı henüz göndermemişken Muammer Yavaş şiire başlığı koyup dergiyi basıp kargoya vermişti bile.
![Mehmet Şamil Baş](https://www.antoloji.com/i/siir/2003/09/04/yuzum-yagmur-gibi.jpg)
ahenk içinde mana ki,mırıltı ayan
sen ellerimden koparılınca
hüznü yudumlar her tenha çocuk
pıhtılaşır da dokunaklı söz
direnişin sabahına tutulur sâlâ
seni sarsıntısından bilirim ayaklarımın
İsmet Özel aynı temayı işlese bence aynı böyle yazardı..acayip keyf alarak ve yüksek sesle okudum sabahın beşinde...
sevgi ve muhabbetlerimle
Ve 'dur ağlama'yı söyleyebilmek
Çehresine O'nun hayal tablosunu astığını engin belirtebilme gücüyle ses denizinden fısıldayabilmek,
Aşk yakamda yumuşak bir sürtünüştü demekti bu şiir..
TÜM YORUMLAR (4)