Bir dal çoğalıyor, kendinden habersiz, kör bir ışık var önünde, görmüyor, sızlanmadan yayılıyor gökyüzüne, topladığı ten demetleri, dağıtıyor berisine, gezinirken dünyanın gözeneklerinde, bir koşu uzaklaşıyor karanlık, gölgeler uçuşuyor, ilk defa varlık, bir gülümseme kaplıyor, dudak kenarlarını, kapılıp gidiyor rüzgar bedenine, uykulu, sarsak, bu da zaman mı diyor, bunalıyor, gelen bir çizgiyi iade ediyor, fazla istekli değil, geçmeye içeriklerden, zaten içinde yüzüyor.
Hayatta ben en çok babamı sevdim
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Devamını Oku
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta