Yutsaydım eğer,birgün kusardım ihanetini..
Fazlasıyla sınanmıştı sevdası iki gönlün bir kanatla uçarken; gereği yoktu jilet kesiği sözlerin ve dahi şifası namümkün sayrılığın..
Evlat acısı gibi çöreklendi kalbimin en huzurlu yerine ihanetin! Hani söylenir durur ya “ummazdım senden böylesini”
Hüznü beka bilen yazgımın sana dönük yüzünden utanç beliriyor asma yüzünü,pahası buymuş sevdamın diyemesem de anlaşılır olsun isterim bedelin..
Sözcükleri peşpeşe dizebilen ellerimde değilmiş marifet,
meğer dizleri üstüne çöküp vazgeçebilen ruhumdaymış asalet!
Sana dair yazdığım son satırların adıyken nedamet
yokluğuna vurduğun mühür müdür yaşadığın selamet? !
Bir değil ahımın estirdiği rüzgar; ne cennete yükselten atlar görüyor gözüm ne de sair cihette söylenen sözler.Tüm meydanları şahit olsun bu şehrin ve bütün kuleleri, senden caydım dünya nimetim ahiret servetim! Avuç içlerini kaşıdığın ellerimle yazıyor; adını sahiplenen dudaklarımla ikrah ediyorum ziftli kuyulardan kaldırmadıkça başını külliyen vedalaşıp, ne ölüne ne ölüme..
Varsın zayi olsun emeklerim bir zindanın civar semtinde,varsın belam olsun satırlarım şerhinde,sen ki denize kıyısı olan her yerde ihanetin resmini çizmişsin ellerinle! Daha iflah olur mu dersin bu sevda ve utanmadan yazacak mısın “yarım kalan bendim aslında”
& fersude &
18.08.2011
02.55 Çamlıca
Esra AksuKayıt Tarihi : 13.11.2011 12:18:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!