Yerle gök arasında araftayım,
İyimi? Kötümü? bilsem, hangi taraftayım?
Alnıma yazılı kader,
Sadece rolümü oynamaktayım!
Doldurur mu ? Şu boş kefeyi kurumuş damlalar,
Hani gökyüzüne resim çizen o ressamlar!
Ardımdan ağlarken hüzün yüklü duvarlar,
Son tanık bize , mağrur ve soğuk kaldırımlar...
Adım adım giderken sokaktan gölgeler,
Ey hak düşmanı, satılmış medeni!
Unutma bir gün seninde rengin solar.
Kin kusan diliyle ,o kibir timsali bedeni,
Sonunda mutlak ki kara toprakla dolar..
Sanmaki Yaradan senden gafildir! Haşaa!
Üç günlük dünyadan ayrı, birde sonsuz azap var!!
Yine deli bir fırtına sardı başımı sessizce esiyorum,
Dalgaların sürüklediği meçhule adım adım gidiyorum,
Bunun Sonu kayboluş, yok oluş batış biliyorum,
Bilsem ne fayda? sevda denizinden kopamıyorum!!
Sonmu,başlangıç mı, bilinmezler içinde bir yer,
Güneşin parıltısında, gecenin gölgesindeyim!
Ufku karanlik, sonu dönülmez bir sefer,
Varlık mı, yokluk mu, acep bunun neresindeyim!
Kalemin ucundan damlayan kan,mermi olmuş cümleler,
Soğuk karanlık boş bir oda tık tık vurur saatin boğuk sesi,
Hüzünlü duvarlar buğulu cam, hasret ve karanlık yüklü yırtık perdesi.!
İçerde kalabalık yenilgilerin Yalnızlık abidesi!
Bir kağıt bir kalem biraz hüzün ve umut, iki damla göz yaşı,
..yazıldı kırık bir kalbin hikayesi..
Nasıl Bir Zulümdür ki bu, aratır dahi ebu cehili,
Neredesin ey Uhudu, Bediri titreten şanlı Nebi,
Saplanmışken Ümmetin bağrına küffarın kanlı hançeri!
Gelir mi devrimizde acep ötelerden, o kutlu yardım eli!…
Gecenin sessizliğine bürünmüşken tüm müslümanlar,
Yağmur gibi yağar mavi gökyüzünden, bombalar!
Cennet kokulu bedenleri, çiğnerken demirden yığınlar,
Koca yüreğiyle zulme direnen, filistinli o çocuktum ben.
Ezelden koyulmuş, KARA-bağ diye menim adım,
Ey can üzülme Allah'tır kalbi kırık olanın sırdaşı,
Boşver kadir kıymet bilmeyen eşi dostu arkadaşı!
Aşk ile secdeye koy sen dertli başı..
Unutma!
Cehennem ateşini bile söndürürmüş iki damla Gözyaşı!.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!