Umutla dolupta, neşeyle kalkan
Gelecek günlere, kucaklar açan
Mutluluktan coşup, zafere koşan
Aydınlığa giden, yola merhaba
Sevgi barış olsun, tüm insanlığa
İki mart sabahı, kan uykusunda
Haberimiz yoktu, bilmedik yengem
Hayat doluydun sen, genc baharında
Ecel kıymış sana, öldük be yengem
Amasya Taşova, yeşil ırmakta
Yüzündedir nuru, elinde sazı
Hak için çağırır, bilendir özü
Esirgemez dostdan, kelamı sözü
Yanlız değilsin sen, duy kemter baba
Bu dünyadan göçüp, gitse de tenin
Gönder beni, gönder beni
O şahıma, gönder beni
Benim kıblem, kerbeladır
O yana şah, dönder beni
Haktaladan, emir geldi
Bir o yana,bir bu yana…
Savruluruz her bir yana
Bol keseden,nutuk atan
Doyduk senin yalanına
Bilbortlarda olan sensin
Ey dağlar, bizim dağlar
Bir ses verin, duyun dağlar
Mor menekşe, yetim kalmış
Kınalı kuzular ağlar
Kara bulutlar, gitmiyor
Gönüller sultanı, geldik cananım
Binbir ismin ile, her an anarım
İsmin hakkı için, canım sultanım
Ayırma yolundan, Pir Hacı Bektaş
Dergahına vardım, yüzüm sürmeye
Bir gece vakti, hafif esen rüzgar
Öyle mahsun, öyle garip, öyle pak
Sanki gülüyordu, kos koca evrene
Süzülmüş geliyor, esen rüzgarla
Masmavi, gökyüzü temiz ve berrak
Kırmızı gülümdü, işte gidiyor
Ana kuzuların, feryat ediyor
Zahir geldin amma, bu can biliyor
Öksüz koyma bizi, sevdigim canım
Hizmeti hak bildi, sevdin insanı
Bir adım atıpta, gelmez olsaydın
Ömrümü yoluna, serermiydim hiç
Seni senden fazla, sevmesem eğer
Acıya katlanıp, çekermiydim hiç
Sevmek suçmu söyle, işte kaderim
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!