Sözlerin bittiği yerde zaman dolduruyorum.
Sözlerin bttiği yerde.
Sözlerin bittiği yerde harcanan beyhude zamanıma yanıyorum.
Sözler sual olurken beynimde.
Kelimelerle oynuyorum.
Rengi mattı bu ayrılığın.
Tadı gri tonlarında bazen
Bazen rüzgarın sesi kadar çılgındı
Bu canıma kast eden hüzün
Sevgili ben virane bir kalbin sahibiyim ve yokluğunun bekçisi
Çoğu gitti azı kaldı
Vur topları sura Hasan
Sancak surda yazı kaldı
Rum yıkılır yoktur tasan
İstanbulum alınacak
sensizliğin tam ortasında,
bir şiirin başlangıcındayım.
yüzünün aldığı en güzel hali hayal ediyorum.
ellerim yüzümde acıklı roller kesiyorum ömrüme,
ve susuyorum…
Gölgede kanat çırpan umutları alda git.
Yar başka baharlara selamları salda git.
Getirmez artık zaman, geride kalanları.
Zamansız delilenen rüzgarlara sövde git.
Sormadan bilemezsin görünenden ötesi.
Dur biraz.
Biraz daha
Hemen gitme hayallerimden
Daha doymadım gözlerine, gitme.
Dur biraz daha bakayım gül yüzüne
En zehirli cümleler dökülmek üzereyken dilinden,
Ağzını kapadığın andı.
Yalnızlık mükafat, yalnızlık acı, yalnızlık sevda, yalnızlık en güzel sancı.
Gözünü kapayıp, güneşi yok saydığın andı.
Ellerinle silmeye çalıştığın hüzündü belki, renkleri birbirine karışan.
sen,
unutulmuş.
gömülmemiş cenaze.
kirpiğinden sarkana,
göz yaşı mı diyorsun?
Sen saklımdın benim
Bakmaya kıyamadığımdın.
Tutamadığım sözüm,en güzel yalanımdın
Bendeki varlığında yokluğunu unuttum
Sevdan bende ufuklar gibiydi
“Öylesine”
Soru sormayacağım...Bilerek...
Sormayacağım.
Ve hiç utanmayacak vebali büyük anılar
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!