Ahvalim pek bitap düşümde bile
Neden yorulmuştum hatrımda değil
Meyhaneden mahmur değilim kati
Belki derunumdaki neyden yoruldum
Güftesiz bir musiki beynimde daim
Uzun değil hikâyem, derin birazcık
Ne en ağırı, ne en hafifi
Kendimce acılarım var, un ufak eden yüreğimi
Kendimce yalnızlıklarım
Sırlarım, kalabalığa yansıttıklarım
Neler duydum bu hikâyede kendince kıymetli
Bir adam vardı bir adam
Gözleriyle ağlamayan
Mahmur bakışlı çok konuşmayan
Bir adam vardı bir adam
Maşukuydu papatya
Bir toprak vardı, kuraktı, Çiçek açmadı
Biliyorum ben öldüğümde
Susacak şehrinin minareleri
Belki ülken bile duymayacak bu kıymetsiz salayı
Veda mı ciddiye alan birkaç hıçkırık kokacak burnuma
Biliyorum hiçbiri sen olmayacaksın
Yağmurluysa hava şehrinde
Gençlik bir it idi bağladım kaçtı
Geceyi düşünmedi kırda dolaştı
İpini gösterene fena bulaştı
Havladı, hırladı boyun eğmedi
Asi it gün be gün soytarılaştı
Hayal kırıklıklarım var benim
Kırık bir su bardağım ve kesik dilim
Dilimde kırılıyor kelimelerim
Sanki hasat mevsimi mahsulüm talan
Yağmur yok toprağım çatlamış çorak
Suyunu bulamamış hislerim var benim
Özledim…
Küçüklüğümü değil ama küçüklüğü özledim
Küçük ellerle yazmayı
Küçük ayaklarla topa vurmayı
Boyum kadar dertlenmeyi özledim
Yetişemeyince sandalye koymayı
Gidelim yalanlardan
Son doğrumuz da yalana durmadan
Şule şule bir hülyamız vardı
Kış bırakmadı..
Oysa gelecek demişti yemyeşil yapraklar da
Bahara aman olmaz bu topraklarda
Köhnemiş duvarların esaretinde elan
Kabarıyor nemlenmiş hatıralarım
Hayallerim pul pul dökülürken betona
Yalnızca beton mu sanmıştın soğuk?
Beynimde kaynıyor bir müşkül aşı
Hiç Soru sormuyorum
Biliyor musun nerdeyim?
Bulutların somurttuğu yerdeyim
Soluklarım Kader Mahkumu
Hasret ötüyor saatlerim
Aman vermiyor türküler
Kabuklanmıyor ki yoksunluğum
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!