Gurbetimde sesleri aşındırmış kimliksiz
Bir kasaba
Gözlerimde boyanmış bir tebessümü
Gülücüklerin.
Nasıl ki yaşadığım kasaba kimliğimle sensizleşmiş
Kördüğüm olan yüreğin de öyle büklüm büklüm geceye kan ağlamış
Sokaklara döşenmiş taşlar üzerinde gezerken kalbimin şu köşesine sığdırdığım adın hatrıma geliyor bazen
Şu göğüs kafesime sapladığın güzelliğin adını anarken batıyor yüreğimde olan kafesimdeki kuş gibi kanat çırpan güzelliğine.
Geceleri sokak lambalarının yandığı anda pencere köşesine sinerim bazen
Şu görkemli olan yıldızının kaydığı görüpde tuttuğum dilek olursun diye bazen otururum pencere köşesine yıldızlar kaysın diye.
Hasret kaldık biçare olan gülen yüzüne
Nameyledik gönlü fevkalademize
O attığın kahkahaların güller saçtığı
Güne.
Tir tir tiretik güneşli günleri beklerken
O suratındaki gülümsemenin güneşli yarınlarda ışık olacağı günlere tir tir titrerken bekledik
Her geçen günde kök salıyor
Derinden seni sevdiğim anlar
Her geçen günde uzuyor
Seni düşündüğüm kadar dalından sarkan
acı.
Biten günlerden sonra kuruyor seni acıma kattığım günlerin hasadında topladığım sevdamın küllüğü.
Bakmayın çevremi kuşatanlara
Hüznün çevirisiyim ben
Yalnızlık şairenesiyim
Okumadan geçmeyin
Gözlerimde kafi olan bu harflerin.
Bakmayın gözümden Yıldırım Yıldırım
Burada yağmur aralıksız
Saniyeye bile aldırmadan
Ama sen yinede
Şemsiyeni al ilk otobüse atla gel.
Burada hava hep erken kararıyor
Günışığı vitaminini eksiltmese bile
Nasıl imkansızsa gökyüzünde ki yıldızları toplamak
Bizim sevdamızın buluşmasıda öyle bir
Çıkmaz sokak.
Nasıl ki geceye dalıp düşüncelerinle boğuşursan
Gündüzünde aklına bile gelmez düşüncenin çıkmazında olan aşkımız
Nasıl ki imkansız olan bizim aşkımız için yazılmışsa
Şu allahın yarattığı sütten çıkma akkaşık olan gönlü
Neden ihanetinle kirletirsin insanoğlu.
İyi olan şeylerin yürekte gönül kazandırdığı anlarda
Neden nefsine uyup yüreğinde ki güzelliği parçalarsın insanoğlu.
Sana yazılacak olan amelleri neden hep soldan aşağı sıralayıp durursun kötülüğünle
İnsanoğlu.
Akşam çayımda eriyip biten ömrüm gibi
Seni düşünmek
Yudum yudum içtiğim çayın yanında olan sohbet demi adının hasreti
İzlediğim televizyonda gördüğüm ekran gibi
Gözlerimde ki güzelliğin.
Akşam kararan havada düşündüğüm yazılar gibi sende olan ömrüm yazılar gibi
İnsanı kırıp geçtiler
Bu kervansız alemde
Bir dirhem olan iyiliğin şerbetinden
İçmez oldu bu elalem.
Nal koşulan ata binip
Binip gittiler zerre olan kötülüğün
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!